Kdz Ereğli’de 2 yıl belediye başkanlığı yapan ve polisin yapıtğı operasyon sonrası tutuklanarak cezaevine çıkan Murat Sesli, halkla buluştuğu toplantıda suskunluğunu bozdu. Mevcut Belediye Başkanı Tuğberk Posbıyık ile ilgili belgeleri basına dağıtan Sesli, Kdz Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık'ı kimi zaman dalga geçen, kimi zaman kimi zaman sert, kimi zaman ise kızgın ifadelerle eleştirdi. Kdz. Ereğli Belediyesi Başkanlığı görevini yaparken, 27 Ocak sabahı polisin gerçekleştirdiği Çelik 2 operasyonunda gözaltına alınan ve 224 gün Sincan Kapalı Cezaevinde tutulan Murat Sesli, cezaevinden çıkmasından 7 ay sonra suskunluğunu bozdu. "Ereğli'de sesli buluşma" isimli programla, basın ve halkla bir araya gelen Eski Başkan Sesli, konuşmasına Türkiye cumhuriyeti'nin önemli siyasetçileri Alparslan Türkeş, Turgut Özal ve Muhsin Yazıcıoğlu'nu anarak, başladı. Gözaltına alınması ve tutuklanması ve cezaevinde tutulması sürecinde kendisini yalnız bırakmayan tüm Ereğli'lere teşekkür eden Sesli, "Belediye başkanı olmadan öncede olduktan sonra da sizler gibiyim. Çünkü halkın içerisinden geldim. Şimdi de normal vatandaşım, onun için çok heyecanlıyım. Siz neyseniz bende oyum. Beni en kötü günümde de yalnız bırakmayan Ereğli halkıyla kucaklaşma fırsatı verdiği için Allah'a şükrediyorum. Sizlerden ayrı geçirdiğim memleketimden ayrı kaldığım günlerde bu manzarayı hayal ederek yaşadım.Beni ve ailemin sıkıntısı paylaşan bizleri yalnız bırakmayan yaşadığımız acılarda özellikle aileme desteğini esirgemeyen sizlere olan minnettarlığımı ifade edecek kelime bulamıyorum. Tabi yokluğumu fırsat bilen meydanları boş bulan, İmamla gittiğimi ve geri gelmeyeceğimizi zannedenler, başımıza gelenlerden memnunluk duyanlar oldu elbette. Ama ben onları Allah'a havale ediyorum. Dertleşmeye çok ihtiyacım var" dedi.Aktif siyasete 1983 yılında başladım. 2004 yılında yapılan yerel seçimlerde, mevcut Belediye Başkanı Halil Posbıyık'ın listesinde 7 sırada Kdz. Ereğli Belediye meclis Üyeliğine seçildiğini hatırlatan Sesli, yine Başkan Posbıyık'ın 2007 yılında milletvekili adaylığı için görevinden istifa etmesinden sonra belediye meclis üyeleri tarafından Beldeye başkanı seçildiğini kaydetti. Kdz. Ereğli'de 1994-2009 yıllarını kapsayan son 4 dönemde belediye başkanı seçilen Halil Posbıyık'ın saltanat sürdüğünü belirten Sesli kendi dönemindeki 2 yıl içerisinde polemikleri kenara bırakarak, hizmet etmeye çalıştıklarını kaydetti. Hakkında bulunulan ithamların hizmet aşkını perçinlediğini belirten Sesli, "Birileri benim, belediye başkanı olmamı hazmedemedi. Çünkü Ereğli belediyesinde demokrasinin değil, hükümdarlığın, padişahlığın hüküm sürmesini istiyordu. Bende her türlü polimiği bir kenara bırakarak, Kdz. Ereğli halkına, yani sizlere nasıl hizmet edebileceğimizin yollarını aramaya başladım. Bizim için makamın hakkını vererek, halkımızı hizmetle buluşturmak önemliydi. O zamanlar sloganımız, sahil değil arka bahçelerdi. Her noktaya kesintisiz ve eşit hizmetle yola çıktık. Ben ve ekip arkadaşlarım tüm bu seviyesiz ithamlara kulağımızı tıkayarak, halkın sorunlarına ve ihtiyaçlarına cevap vermeye çalıştık. Bu ithamlar, hizmet aşkımızı perçinledi, bizi kamçıladı. Yapabileceğimiz kadar yaptık. Bunda da başarılı olduğumuza inanıyorum" dedi.

'İTHAMLARDA BİLE KENDİLERİ İLE ÇELİŞTİLER"

Belediye başkanı olduktan sonra kendisini eleştirenlerin, belediye meclis listesine alırken 'dürüst ve adam gibi adam' gibi cümlelerle tanıttığını hatırlatan Sesli, şöyle devam etti: "Beni Meclis listesinin 7. sırasına yazanlar, seçim meydanlarında, mitinglerde, genç, dürüst, adam gibi adam diye anons edenler, belediye başkanı seçildikten sonra 'kebapçı, kabapçıdan belediye başkanı olmaz' diyerek kendi kendilerine çeliştiler. Ben doğup, büyüdüğüm bu kentte, kebapçılık, çorbacılık yapmaktan, namusumla ekmek parası kazanıp, bu kentin onlarca insanına iş vermekten, devletime katma değer vermekten hiçbir zaman gocunmadım. Bugün Sesli ailesi olarak, yüzlerce Ereğlili istihdam ediyoruz. Ereğli ekonomisine katkı sağlıyoruz. Bana kebapçı diyenler, hayatları boyunca kaç kişiyi çalıştırmışlar. Devlete ne kadar KDV sağlamışlar. İşte kişisel, hırs, ve rant, zaman zaman siyaseti böylesine çirkef hale getiriyor."

"FESTİVALDE ESNAF İNİM, İNİM İNLİYOR"

Aktif bir yönetim anlayışını benimseyerek, mahalle muhtarlarını bile yönetime katan anlayışta olduklarını vurgulayan Sesli, 2 yıl boyunca yaptıkları icraatlarını tek tek anlattı. Mevcut belediye Başkanı Posbıyık'ın festivallerini aratmayan bir festival gerçekleştirdiklerini anlatan Sesli, döneminde yapılan festivallerden halkın ve esnafın çok memnun kaldığını ifade etti. Fesitval bütçelerinin de şeffaf olduğunu belirten Sesli, "Kdz. Ereğli festivaller kenti, festivalimiz çok. Söylemlerin aksine festivalin 15. yılında, 15 sanatçı getirerek, festivalimizi gerçekleştirdik. Ama birçok esnafımız, işadamımız, tüccarımız olmasına rağmen çorbacısından, yumurtacısı, taksicisi, yufkacısı ve gözlemecesine kadar hiçbir Ereğli esnafından para toplamadık. Biz parayı bankalardan, ulusal marketlerden, büyük işadamlarından aldık. 13 senedir açıklanmayan festival hesaplarını açıkladık. Yine ne hikmetse hesaplar açıklanmıyor. Önümüzde festival var, esnaf inim inliyor. Allah kolaylık versin onlara. Çünkü festival yaklaştı. Onlar ne demek istediğimi anlarlar" diye konuştu.

"OPERASYONLA SAFRANBOLU GEZİSİ İPTAL OLDU"

23 mahalleden toplam 8 bin 500 kişiyi Çanakkale ve Abant gezisine götürdüklerini ve hepsini de festival hesabından harcadıklarını ifade eden Sesli, gözaltına alınması ve tutuklanması nedeniyle 2009 yılı Şubat ayı sonunda planlanan Safranbolu gezisinin yapılamadığını ifade etti. Tutuklanmasını anlayamadığını Sesli, şöyle konuştu: "Şubat ayı sonunda 5 bin bayanımızı, Safranbolu'ya götürmekti. Gidilecek yerleri, konaklamayı her yeri ayarladılar. Ama ayarlayamadıkları, benim ordan ayrılmamdı. Bir sabah beni alıp gittiler, bir akşam da bıraktılar. Ne ben biliyorum, ne sizler biliyorsunuz. Kararı verecek olan Yüce Türk adaletidir, O'na da güveniyoruz. Ama Safranbolu'ya gitmek nasip olmadı. Seçimde hiçbir zaman kaybedeceğimi düşünmedim. Çünkü ben seçime sokulmadım. Girip kaybetmedim. Seçime girmiş olsaydım, rahatlıkla alacaktım. Ona göre planlar yapıyordum. Sizlere de söz vermiştik, Kapadokya gezisi yapacaktık."

"KİMSEYİ İŞTEN ÇIKARMADIM"

Kendisinin ve ekibinin görev değişiklikleri yapmasına rağmen kimseyi işten çıkarmadıklarını belirten Sesli, "Görevi bıraktığımızı ana kadar, hiçbir çalışanı işten çıkararak, ekmeği ile oynamadık. İnsanlara kızmakla bu iş olmaz. Kızabilirsiniz, sevmeye bilirisiniz. Belediyede beni de sevmeyenlerde vardı. Beni sevmediğini biliyordum. Onun için değil, çoluk, çocuğunun rızkı için, yediği ekmek için insanları işten atmamak gerekiyordu. Kendisine kızıyorsan, görev yerini değiştirirsin. Bu dönemde, maalesef, 100 yakın personel, O'cusun, Bu'cusun diye, 'görev yapmıyor' gibi kulplarla işten çıkartıldı. Bunların çoluk çocuğu, ailesi var. Hesabını Allah bir gün soracaktır. Bu dünya etme bulma dünyasıdır" dedi.

"BİZİM MUHALEFET HİZMET ETTİĞİMİZ İÇİN ELEŞTİRDİ"

Belediye çalışanların maaşlarını alacağı bankadan alınan promosyonun tamamının işçi ve memurlara dağıttığını belirten Sesli, kendin önceki promosyonların reye gititğini bulamadığını kaydetti. Muhalefet partilerinin hizmet etmediği için eleştirdiğini vurgulayan Sesli, Kdz. Ereğli ilçesinde ise hizmet ettikleri için muhalefet tarafından ağır eleştirilere hedef olduklarını kaydetti. Sesli, "Her yerde muhalefet partileri, belediyeleri hizmet etmediği için eleştirirler. Ama bizim muhalefet, 'Mahallerde kümeslerin önüne kadar asfalt döktük. Tavuklar asfalta basıyor' diye eleştiriyor. Ben böyle bir şeyi anlamıyor. Bu da değişik bir eleştiri türüdür" diye konuştu.Görev yaptığım 2 yıl boyunca kırılması güç bir rekora imza atarak 180 bin ton asfalt döktüklerini 2009 yılındaki asfalt programında ise 100 bin ton aslfat bulunduğunu söyleyen Sesli, "2009 yılında maalesef 2 yere asfalt döküldü. Birincisi, şuanki başkanın villasının önünde bulunan 100 metrelik sokak, ikincisi de Başkan Posbıyık'ın oğlunun düğünü nedeniyle Belediye Plaj tesislerinin önündeki karayolunun kenarına döküldü. Başka Ereğli'de hiçbir yere 1 gram asfalt dökülmedi" dedi.

"POSIBIYIK 'KRAL FARUK' GİBİ"

Başkan Posbıyık'ın tam anlamıyla bir saltanat sürdüğünü söyleyen Sesli, Başkan Posbıyık'ın eşinin Kent konseyi kadın kolları başkanı, eşinin kardeşinin temizlik işleri Müdürlüğü olduğunu, kendisinin ve kendisine yakın belediye meclis üyelerinin kuzen, akraba ve yakınlarının belediyeye iş başı yaptığını ifade ileri sürdü. Sesli, iddialarını şöyle dile getirdi:

"Kent konseyini bizim dönemimizde hayata geçirildi. Şeffaf, üretken olsun istedik. Bizim de onayımızla, desteğimizle DSP İlçe Başkanı Akın Çamcı'yı getirdik. Belediye Ak Parti'li, kent konseyi DSP'li. Kimsenin partisine bakmadım. Çok sevdiğim Muhabbet Tezel. Alaplı ilçesini yönetmeye talip oluyorsun, orayı kaybediyorsun, geliyorsun Ereğli'de Kent Konseyi başkanı oluyorsun. Belediye'nin başındasın, hanımını da kent konseyi kadın kollarının başına getiriyorsun. Allahtan, Başkan Posbıyık'ın kızı ve oğlu, dışarıdalar. Herhalde gençlik kollarının başında olurdular. Burası hanedanlık yada krallık değil. Başkan bir açıklamasında, 'bir elim yağda, bir elim balda. Belediyede Kral Faruk gibiyim' diyor. Doğru diyor. Belediye krallıkla yönetiliyor. Başkan'ın hanımının kardeşi, yani kayın biraderi, Temizlik işleri Müdürü. Başkanın akrabaları, kuzenleri iş başı yapıyor. Başkanın yanındaki personelin belediye meclis üyeleri, belediyede çalışıyor. Sizler gittiniz zaman 'iş yok' diyorlar. Seçimde, işsizliği kıracağını, ekonomiyi ayağa kaldıracağını söyleyen başkan nerede? Belediye Meclis Üyesi ve Başkan Yardımcısı Turan Çınar'ın gelini de, Belediye Sağlık Ocağı'nda çalışıyordu. Medikalcıların yanında çalışabilirdi ama Sağlık ocağında doktor olarak çalışıyordu. Biz yine onu işten atmadık, başka bir göreve verdik. Bu arkadaşımız, şuanda sağlık ocağında doktor olarak görev yapıyor. İşte bu hanedanlığın bir başka örneğidir."

GÖZALTI SÜRECİ

Gözaltına alınması olayı ile ilgili yargı sürecinin devam etmesi nedeniyle değerlendirme yapmayacağını belirten Sesli, kendisini kasıtlı olarak kumpas içerisine çekildiğini vurguladı.

Sesli, yaşadıklarını şöyle değerlendirdi:

"27 Ocak 2009 tarihinde başıma gelen talihsiz olayla ilgili bir şeyler söylememi bekliyorsunuz. Yargıya intikal eden davalarla ilgili konuşmak etik değil. Karşınızdayım, bir şey olsaydı, böyle çıkıp karşınıza çıkmaz ve böyle konuşmazdım. Yaptığım hizmetlere baktığınız zaman başıma gelenleri çok daha rahat tahlil edebileceksiniz. İleri ki zamanlarda size anlattığım zaman inanın ki sizler de hayretler içerisinde kalacaksınız. Benim ve ekibimi, sandıkta yenemeyeceğini anlayanlar, adımı bir takım kumpaslar içerisine çekmeyi başardılar. Bugüne girdiğim her işin üstesinden geldim. Siyasette kaybettiğimi düşünmüyorum. Seçime dahi giremedim. Şuan aranızdayım, inşallah önümüzdeki seçimlerde de hep beraber olacağız. Sizlere veremeyeceğim hiçbir hesap yoktur. Ben hesabımı önce sizlere veririm. Yargı ve Allah huzurunda da veremeyeceğim hesabım yoktur. Alnım ak, başım dik, namısumla bu memlekette yaşadım, yaşamaya devam ediyorum."Gözaltına alındığı süreçte bile Başkan Posbıyık'ın kendisi üzerinden şov yaptığını söyleyen Sesli, "Yokluğumda arkamdan konuşanlara cevap veriyorum. Mevcut başkan, ben tutuklandığımda bir dergiye beyanat veriyor. 'Murat Sesli'ye çok üzülüyorum. O'na yanlış yaptılar. Gidip kızına sarılmak istiyorum' deme cesaretini gösteriyor. Şov yapıyor. Ama babam öldüğü zaman da baş sağlığı bile dilemiyor. Murat Sesli'nin o kadar çok seveni var ki, öyle bir ailesi var ki, Ne O'nun, ne de O'nun gibilerin sevgisine ihtiyacım yok. Hakkımda bir çok şey atılıp tutuldu. Hepsini takip ettik. Benim adımı kullanarak, oy topladı" diye konuştu.

BAKAN POSBIYIK İLE DALGA GEÇTİ

İstanbul'daki, Ankara ve İzmir ve Eskişehir'de, Ereğli'deki unutulmayan ve iz bırakan belediye başkanlarının ismini sayan Sesli, belediye başkanlarının yaptıkları hizmetlerle anıldığını ifade etti. Sesli, Posbıyık'ın ise 'Festivalci, çiçekçi, yalancı, eylemci başkan' olarak anılacağını vurgulayarak, "Belediye başkanları yaptıkları hizmetlerle anılırlar. 4 dönemdir, seçilen belediye başkanımızı neyle anabiliriz? Hakkını yememek lazım, festival yapmıştır. Yani 'festivalci başkan' diyebiliriz. Sahile rengarenk çiçekler dikmiştir. 'Çiçekçi başkan' diyebiliriz. 4 dönemdir, projeleri ortadadır. Ama projelerini hayata geçiremeyen 'yalancı başkan' da diyebiliriz. Daha sonra Kdz. Ereğli'nin kalbi Erdemir'e kalbine siyah çelenk koyan 'eylemci başkan'da diyebiliriz. Pazarcılar odası başkanı seçim zamanı güzel bir laf söyledi. Ereğli'ye bir çivi çakmışsa gelsin, ceketini assın. Sahilden başka, bir tane yaptığı hizmeti gösterin arkadaşlar. Bir tane bina, bir şey gösterin. Şimdi çıkıp, Ereğli'nin gelecekteki 50 yıllını planlıyorum diyor. Her sene aynı şeyi söyler. Allah aşkına geriye bir bakın. 16 yılı planlayamayan insan, geleceği nasıl planlar. Adliyeye yer yok. Hastane kavgası 5 aydır sürüyor. Hastaneye, Atatürk Kültür Merkezi'ne yer yok. Kültür evleri yapılacak yer yok. Terminale yer yok. Pazar yerine yok, Mahallerde çocuk parkı yapacak yer yok. 16 senedir, sahille yatıp, festivalle kalkan, 'sahilde hangi çiçeği ekerim, festivalde kimden ne para alırımın' hesabını yapan insanlar, bunları niye planlayamadı? Şimdi çıkıp, subaşına kadar belediye sınırlarına katılsın istiyorsun. İsterseniz, Alaplı'yı Zonguldak'ı katın. Plan, proje olmadıktan sonra işe yaramaz. Diplomayı aldığı tarih vardır. Bu güne kadar, altına imza attığı bir projeyi çıkarsın, göstersin. Proje yok. Ereğli belediyesinde Fen İşleri Müdürlüğü yaptım diyor. Çıkartsın kayıtları. Ereğli belediyesine kısa dönem girmiş, daha sonra Erdemir'e geçiyor" dedi.

SEÇİM VAATLERİNİ KİTAPÇIKLA ELEŞTİRDİ

Başkan Posbıyık'ın 2004 yılındaki seçim vaatlerinin yer aldığı kitapçığı ve içerisindeki projeleri göstererek, eleştirilerini sürdüren Sesli, dalga geçen konuşmalarını şöyle sürdürdü:

"1994-1999-2004'teki projeleri geçtik. Onlar artık masal oldu. 2009 yılındaki projeleri gösteriyorum. Belediye hizmet binası. 1994'te de vardı, şimdide var. Yapılacağına inanan da yok. Kitapçık da var. Ama bununla ilgili hiçbir çalışma yok. 2014 yılına kadar burada kalacak. Köprülü kavşak. Yer karayollarına ait. Belediye'nin işi değil. Devletin yapacağı işi, kendi yapacağı gibi kitapçınğına koymuş.Terminal projesi. Kredi aldı. İstimlak yapıyor. 2014 yılına kadar yaparsa kendisini alkışlayacağım. Atatürk Kültür Merkezi orda duruyor. Hiçbir çalışma yok. 1994 yılından beri bunlar aynı. Geliyoruz, pazaryerine. Pazar yerinde hala bekilyoruz.Sebzecinin ve tuhafiyecin üstünü kapatmakla Pazar yeri kapanmaz, bu projeyi Ereğli halkı sizden bekliyor. Pazardaki esnafta sizi bekliyor. Esnafın bilgilendirme toplantısında da esnaf karşı geliyor, bu projeyi yapmayacağım diyor. Böyle bir şey yok. Yapmayacaksan yapmayacağım diye konuş, ktapçığına koyma. Viyadük projesi. Hatip sokaktan Aktaş'a giden viyadük projesi. Allah aşkına, bırakın viyadüğü, eğer onun ayağını dikebilirse, ben namerdim."

"HERKESİN EVİNİN ÖNÜNE HELİKOPTER PİSTİ YAPACAĞIM"

Sesli, Posbıyık'ın raylı sistemle ilgili projesini ise uçuk vaatlerde bulunarak eleştirdi. Sesli, "Erdemir caddesini tek yöne açamayı başaramayanlar, otoparkı bile yapamayanlar, raylı sistemden bahsediyorlar. Nerden getireceksin? Ben de size vaat ediyorum. Herkesin evinin önüne pist yapılacak. Herkesi evden işe, işten sahile, bilmem nereye götüreceğim. Tamam vaat ediyorum, denizin üstüne yol yapacağım. Oradan yürüyerek, gideceksin İstanbul'a. Raylı sistemi nasıl yapacaksın? İnsanları kandır, kandır, kandır. Nereye kadar? Bu insanlar bir gün karşına çıkacaklar. Yapacağı şeyi söyleyeyim. Üst geçit kafe yapabilir. Bunu da birisine herhalde verir. Onun için bir şey diyemem. Çevre yolunu belediyeler yapmaz, belediyenin işi değil ki. Sen eğer çevre yolunun etrafında arsa kapatanlar varsa, onların imarını yaparsın. Ama çevre yolunu yapamazsın. Cem evi, projesi bizim zamanımızda onaylanmış, başlanmış. Cem evini canlar yani alevi vatandaşlar, kendileri para toplayarak, yardım alarak yapıyorlar. Kendileri yapıyorlar. Belediye olarak çıksın ne kadar bağışladığını söylesin. Canların yaptığı cem evine bile sahip çıkabiliyor. Ama beni de camiye beton verdim diye valiye şikayet edebiliyor. Nere vermişim, camiye vermişim. Fark etmez nereye şikayet ederse etsin. Aqua park projesi. Nereye koyacaksın. 1994'ten beri var. 2004 yılındaki projelerde de vardı. Koyacak yer yoktu. Hayal yine koymuş. Yapmayacak. Bu projelerin tamamına yakının yapmayacak" dedi.

TUĞBERK POSBIYIK'A AĞIR ELEŞTİRİ

Sesli Başkan Posbıyık'ın, açılışlarda 'Ereğli'ye yatırım yapmayan saçını başını yolacak' yönündeki konuşmasını hatırlatırken, açıklamalarını şöyle sürdürdü:

"Kdz. Ereğli'de organize sanayi bölgesi var. Buraya yatırımcı geliyor. Fabrika yapmak istiyor ama su yok. Ereğli belediyesi vermiyor, Alaplı Belediyesi'nden suyu alıyor. Şimdi de çıkıp 'oralar bana bağlansın' diyorsun Tabi fabrikalar sana bağlanacak, festivallerde, ziyaret edeceksin. Onların canına ot tıkayacaksın." Başkan Posbıyık'ın sık sık Ereğlili olduğunu ve Ereğli menfaatlerini düşündüğünü söylemesine rağmen oğlu Tuğberk Posbıyık'ın Kocaeli'nde iş yeri açtığını söyledi. Başkan Posbıyık'ın Erdemir ile kavgasını da çocuğuna 'saç satılması' için gerçekleştirildiğini ileri sürün Sesli, "Türkiye'de bir çok yerde iş yerleri açılıyor. Elimde bir belge var. Bu iş yeri de, bizim belediye başkanın 'ereğli'ye yatırım yapmayan, saçını başını yolacak' sözünü duymamış. Gitmiş İzmit'e iş yerini açmış. Ticaret ve Sanayi Bakanlığı'na ait olan Ticaret sicili gazetesi var elimde. Firmanın adı, Okyanus Demirçelik, Metal, Sanayi ve Ticaret Limited şirketi. Adresi, Ömerağa Mahallesi, İstiklal caddesi, Gakko İşhanı Kat 3, No:47 İzmit-Kocaeli. Vergisini, su parasını ve çevre temizlik vergisini İzmit'te ödeyen ve İzmit'ten insan çalıştıran şirket, Tuğberk Posbıyık'ın. Babasını duymamış. Ben duymuşum başkanı, çorbacı açmışım. 12 personel ekmek yiyor. Ama oğlu duymamış, buraya gelmemiş. Bu şirket 28 Eylül 2009 tarihinde Erdemir'in portföyüne giriyor. Bu şirket 2 ayda, 2 milyon 387 bin 959 TL tutarında çelik alıyor. İspat etmeye hazırız. Demek ki Tuğberk korktu. Olur ya Ereğli'ye iş yeri açarım. Bana gelirler belediyeden, su pahallı, emlak vergisi yüzde 2 binlere gidiyor, festival için para isterler' diye korkmuş, gitmiş İzmir'e. Lafta Ereğli'li olduğunu, Ereğli menfaatini koruduğunu söyleyen insanlara sesleniyorum, Önce kendi çocuğunuzun iş yerini Ereğli'ye taşıyın. Hatırlarsınız, Başkan Posbıyık, Erdemir'in ana kapısına siyah çelenk koymuştu. Erdemir işçisinin hakkını korumak için böyle yaptığını veya belediyenin su borcu var zannedildi. Benim de aklıma böyle bir şey geldi. Ama kazın ayağı öyle değilmiş, İzmit'te bulunan kendi çocuğuna saç alabilmek için siyah çelengi bırakmış. Hiçbir zamanda Erdemir işçisi için bir beyanatını da duymadım. 15 Mayıs 2009'da Erdemir'e siyah çelenk bırakılıyor, Erdemir Genel Müdürü 10 Ağustos 2009'da Tuğberk Posbıyık'ın nikah şahidi oldu. 9 Eylül 2009 Tuğberk Posbıyık İzmit'te Okyanus Metal Ltd. Şirketi'ni kurdu. Erdemir ile kavga varsa, mal vermediği için vardır."

KARA KAPLI DEFTER

Sesli, Erdemir caddesinin tek yön uygulamasını trafik komisyonu kararı sonrasında iptal edilmesinin ardından, Posbıyık'ın karara imza atanları kara kaplı deftere aldığını söyleyerek tehdit ettiğini iddia etti. Posbıyık'ın kara kaplı defter sözü ile açıkça devleti tehdit ettiğini belirten Ssli, "Tek yön uygulaması ilçe trafik komisyonunun aldığı kararla vazgeçildi. Başkan, çıkıp açıklamasında 'tek yön uygulamasının kalkması için imza atanları, kara kaplı deftere yazdım' dedi. İlçe trafik komisyonunda, kaymakam, emniyet müdürü, jandarma komutanı, milli eğitim müdürü, karayolları temsilcisi şoförler odası var. Kara kaplı deftere yazdığı, devleti temsil eden insanlar. Bu ne cüret. Açıkca devleti tehdit ediyor. Ereğli öyle korku kenti haline geldi ki, önüne gelen herkesi, tehdit ediyor. Herkesle kavga kavga ediyor. Kavga etmediği tek, huzurevindeki insanlar kaldı. Çıkıp kimse de konuşamıyor. Sayın kaymakam'a valiye, ve savcılarımıza sesleniyorum. Suç duyurusunda bulunuyorum. Devleti nasıl tehdit edersin?" dedi.Yaptığı tehditle Posbıyık'ın Diyarbakır Belediye Başkanı Osman Baydemir'i hatırlattığını vurgulayan Sesli, "Diyarbakır'da Osman Baydemir, Kdz. Ereğli'de Halil Posbıyık. İkisi de devleti tehdit ediyorlar. Devleti tehdit ederde kimsenin sesi çıkmazsa, benim gariban vatandaşım ne yapacak. Bir çok arkadaşım da korkudan buraya gelemedi" dedi.

"ADD ÜYELERİNE LİBOŞ DİYOR"

Posbıyık'ın herkesli kavga ettiğini anlatan Sesli, sıkıştığı zaman Atatürk'ün arkasına sığındığını da sözlerine ekledi. Sesli, "ADD ile kavga ediyor. Kurucu başkanıyım diyor, oradaki insanlara liboş diyor. Sıkışınca Atatürkçü oluyor, Atatürk'ün arkasına saklanıyor. Böyle Atatürkçülük olmaz" diye konuştu. Partisi ile kavgasının ise milletvekilliği sıralaması için kavga ettiğini söyleyen Sesli, "Partisi ile kavga ediyor. Belediye toplu sözleşme töreninde, 'işçimizin hakkını verdik. Bakan olursak, memurun da hakkını vereceğim' diyor. Yani yine kafayı bakanlığa bozdu. Milletvekili olmadan bakanlığa taktı. daha önce de dedi. Bırakın bakan olmayı milletvekili bile olamadı. Sonra da döndü, keşke istifa etmeseydim. Belediye başkanlığı 5 tane bakanlığa, milletvekilliğine bedel' dedi. Bir daha aday olmayacağını söyleyerek, belediyeye talip oldu. İnsanlar yine oy verdi. Şimdi çıkmış yine bakan olacağım diyor. Partisi ile milletvekilliği sıralaması için kavga ediyor" dedi.

POSBIYIK'A AÇIK ÇAĞRI

Posbıyık'ın 2014 yerel seçimleri öncesinde yine milletvekilliğine aday olarak, kendisinden kaçacağını iddia eden Sesli, Posbıyık'a çağrıda bulundu. Kendisine milletvekilliği için mazbata verseler bile 2014 yılında belediye başkanlığına aday olacağını ifade eden Sesli, Posıbıyık'ın da karşısına çıkmasını istedi. Sesli, "Hayır, bir yere gitmiyorsun. 2014 yılında bende geliyorum. İkimiz meydanlara çıkacağız. Beraber mücadeleyi vereceğiz. Bana 2011 yılında milletvekilliği mazbatasını verseler bile aday olmayacağım. Benim Ereğli'ye vefa borcum var. Sizlere borçluyum. Onun için, Posbıyık'a sesleniyorum, 'sakın milletvekili adaylığını düşünme, aday olma. 2014 yılına kadar belediye başkanlığını yap. İyi yaparsan, başarılı olursan hep beraber alkışlayacağız. Ama '2011 yılında kaçacağım' diye bir düşünce aklından geçirme" diye konuştu.

SAVCILIĞA SUÇ DUYURUSU

Posbıyık'ın devleti tehdit ettiğini ileri sürdüğü kara kaplı defterin bulunmasını isteyen Sesli, açıklamalarını şöyle tamamladı:"Bu kara kaplı defteri bulun. Kimler var bu defterde, bizde öğrenelim. Bu kara kaplı defter bir türlü ortaya çıkmıyor. Birisi buna sorması lazım. Devleti nasıl tehdit ediyorsunuz' demesi lazım. Bunu da Kaymakam'dan vali'den bekliyoruz. Bekleyeceğiz de. Bizde kara kaplı defter yok. Çizgisiz dosya gibiyiz. Apakız Kin yok, nefret yok."Sürekli alkışlarla sözü bölünün Sesli, konuşma metninin yanı sıra Tuğberk Posbıyık'ın şirketi bilgilerinin yer aldığı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi'nin fotokopileri ile birlikte 27 Ocak 2009 yılında yapılan Çelik 2 operasyonundaki Cumhuriyet Savcılığı Emanet Memurluğu Teslim Tutanağı ile Yakalama, Ev arama ve el koyma tutanağının fotokopilerini de basına dağıttı.