POSBIYIK ÖZGENE CEVAP VERDİ
Posbıyık, ERDEMİR tarafından düzenlenen iftar yemeğinde Genel Müdür Özgen’in, “şiddetin her türlüsüne karşıyız” demesini beklediğini belirtti. Ancak Özgen’in böyle bir ifade kullanmayarak kendisini yanılttığını söyledi.
Posbıyık, 19 Ağustos akşamı Gülüç beldesindeki Büyük Anadolu Otel’de AK Parti Zonguldak Milletvekili Fazlı Erdoğan’nın tertip ettiği iftar daveti çıkışında Türk Metal Sendikası’na mensup bazı kişilerce uğradığı saldırıyla ilgili ve ERDEMİR tarafından düzenlenen iftar yemeğinde Genel Müdür Özgen’in yaptığı beyanatlarla ilgili olarak da bazı açıklamalarda bulundu.(Kdz. Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık’ın basın toplantısındaki konuşma metninin tamamı aşağıdadır)
KIYAKÇILIĞIN SONU AYAKÇILIKTIR
Bugünkü basın toplantısında, 24 Ağustos akşamı basın mensupları ile iftar yemeğinde bir araya gelen Erdemir Genel Müdürü Sayın Oğuz Özgen’in aynı buluşmada yaptığı ve yalan-yanlış bilgilerle dolu bazı açıklamalarına cevap vereceğim. Sayın Genel Müdür’ün basın toplantısını videodan izledim. Yanında Erdemir’in performansını anlatmak üzere bulunan Türk Metal Sendikası Karadeniz Ereğli Şube Başkanı Yusuf Ziya Odabaş’ı da gördüm. Hani Sayın Genel Müdür’ün söylemlerinde et ve tırnak gibi olduklarını ifade ettiği yoldaşını... Videoda yoktu ama Sayın Özgen’in iftar verdiği odanın önünde fotoğrafları çekilen, aslanlar gibi dimdik duran, şu Anadolu Otel’de bana saldıran sendika temsilcisi yeni korumalarını da dikkatlice izledim. Hemen o anda aklıma bir atasözü geldi: “Kıyakçılığın sonu ayakçılıktır.”
SAYIN ÖZGEN BENİ YANILTTI
Sayın Genel Müdür! Yoldaşınla birlikte basının karşısına çıktığınıza göre, “şiddetin her türlüsüne karşıyız”, diyeceksiniz diye saf saf bekledim. Ancak yine beni yanılttınız. Önce, 19 Ağustos günü fabrikanızdaki yetkili sendikanın sahibi olduğu Anadolu Otel’de başıma gelenleri sana biraz hatırlatayım. Verdiğiniz iftarda ifade ettiğinize göre bana saldırının olduğu akşam Yusuf Ziya Odabaş başka oteldeymiş. “Yalan söylüyorsun.” Büyük Anadolu Otel’de iftar yemeğini yedikten sonra protokol ile birlikte dışarıya yöneldiğimizde Yusuf ziya Odabaş bana yaklaşarak gözüyle dışarıyı gösterip sessizce “Dışarıda a… a…nı göreceksin” diyerek hızla yanımdan uzaklaştı. O anda bir şey anlayamadım. Üzerine doğru yürüdüm. Yok olmuştu. Protokolle birlikte dışarıya çıktığımda da şu an senin korumalığını yapan 12 kişi üzerime saldırdı. İşte bunlar, acı olan gerçekler.
Sayın Özgen! Verdiğin iftarda söylediğin her şey yalan. Yüzün kızarmadan bu yalanları nasıl söylüyorsun; şaşırıyorum.
yeni istihdam alanlarının yaratılmasını en fazla isteyen kişi benim
Özelleştirilmeden önceki dönemde inşaatlar için hiçbir muamele yapmadık. Bu doğru Sayın Özgen! O dönemler hiçbir işlem yapmadık; zira Erdemir devletin elindeyken zaten ruhsatlarını zamanında alıyordu. Biz 2006 yılında, Erdemir’i OYAK aldıktan sonra ruhsatların alınmamasından şikâyetçiyiz.
Belediyenin, Erdemir’in üretimini durdurmak için girişimde bulundu dedikodularını bile yaydınız. Hatta üzerinde durduğunuz yeni yatırımlara ceza uyguladığımız için, yeni istihdamlarınızı engellemeye çalışmakla itham ettiniz bizi. Belediye, fabrika içinde bulunan tesisleri yıkma kararı alamaz Sayın Genel Müdür! Üretimi durduracak herhangi bir eylemde bulunamaz. Ruhsat alınmayan binaları tespit ettiğinde tutanak hazırlar, cezalı ruhsat keser. Ayrıca, bu memlekette yeni istihdam alanlarının yaratılmasını en fazla isteyen kişi benim. Benim başında olduğum belediyenin bu yeni istihdam alanlarının yaratılmasını engellemekle suçlanmam kadar saçma bir düşünce daha ne olabilir?
Erdemir’de;
1- 2006 yılında;
5 proje yatırımı tamamlanmış, işletmeye alınmış.
12 yatırım projesi devam etmiş.
Ancak 2006 yılında hiçbir ruhsat müracaatı yapılmamış.
2- 2007 yılında;
5 proje tamamlanmış, işletmeye alınmış.
6 proje yatırımı devam etmiş.
2007 yılınında hiçbir ruhsat müracaatı yapılmamış.
3- 2008 yılında Sağlık Bakanlığının isteği ile mecburen 3 ruhsat almış Erdemir.
4 proje tamamlanmış, işletmeye alınmış.
6 proje devam ettirilmiş.
Hiçbir ruhsat talebinde bulunulmamış.
4- 2009 yılında 11 proje devam etmiş, hiçbir ruhsat talebinde bulunulmamış.
4- 2010 yılında (2011 yılının ilk dönemleri de dahil)
13 ruhsat verilmiş.
10 yatırım projesi devam etmiş.
6- 2011 yılında 3 dosya müracaatı yapılmış. Bu müracaatlar ruhsat aşamasında… İncelemeleri, ilgili mühendisler tarafından yapılıyor.
7- Bağlık ve Göztepe Lojmanları için imar tadilatı başvurusu yapılmış. Konu, revizyonda görüşülecek.
Sayın Genel Müdür Özgen’in unuttuğu bir gerçek daha var: “Revizyon sadece Erdemir için yapılmaz; tüm Ereğli için toptan yapılır.” Şimdi beni dikkatlice dinle Sayın Özgen! Dinle, diyorum; çünkü sana kanun nedir, ruhsat nedir ve ruhsat nasıl alınır; bunları anlatacağım.
Kanun nedir? Devletin yasama organları tarafından konulan ve uyulması gereken kurallar bütünüdür. Bu kanunlar Türkiye de yaşayan tüm insanlar, kuruluşlar, Ticarethaneler, Siyasi partiler, Fabrikalar, Hükümet, Adalet vs. için geçerlidir. 3030 sayılı kanun kapsamı dışında kalan Belediyeler tip imar yönetmeliğinin 4. Bölümünün 57. Maddesine göre yapı ruhsatı işlerinin ve 64. Maddesine göre yapı kullanma izninin nasıl alındığı açık ve net bir şekilde açıklanmıştır. Ayrıca 3194 sayılı imar kanunun 4. Bölümünde ruhsat ile ilgili her türlü açıklamaları bulabilirsiniz. Buna rağmen Sayın Özgen, sana sanırım bilgi az verilmiş veya kendin öğrenmek istememiş olacaksın ki sanki bakkaldan çiklet, çikolata alıyor gibi bizim ruhsatlarımızı vermiyorlar diye kelamlar ediyorsun.
RUHSAT NASIL ALINIR BİLMİYORLAR
Sayın Genel Müdür! Ben sana inşaat ruhsatı nasıl alınır biraz anlatayım…
Yeni inşaat, ilave ve esaslı tadillerinde bağlı olduğun Belediye’ye yani Kdz. Ereğli Belediyesi’ne müracaat edeceksin. Jeolojik raporlarını hazırlatıp Mimari Proje, Statik Proje, Tesisat Projesi, Elektrik Projesi’ni çizdirip, bu projeleri ilgili rapor ve belgeleri, Bayındırlık ve İskan Bakanlığınca kabul ve tespit edilen çizim ve tanzim standartlarına, Türk Standartları Enstitüsünce hazırlanan standartlara ve ilgili tüm yönetmeliklere uygun olarak Belediye’ ye teslim edeceksin. Bunu her vatandaş, her işadamı, her esnaf, işletme, işyeri nasıl yapıyor ve kanun hükümlerini yerine getiriyorsa sen de getireceksin. Seni diğer işletmelerden ne farkın var?
Şimdi aklıma gelen bir anımı anlatayım.
Bizim Kışla’daki Kamil Ağabey var ya… Akrabam olur benim. Geçmişte yanıma geldi: “Halil, oğul! Ben oğlana bir inşaat yaptıracağım; ama hisseli arazim olduğu için yıllardır bekliyorum. Bir türlü çözemedim. Sen bana yardım et. Bir kadastro kanunu mu imar kanunumu ne varmış; uygulamamı ne yapıyorlarmış… Herkesin arazisini bölüyorlarmış. Temizleyip veriyorlarmış.”, dedi. Vallahi bu konuşmaları yapınca şöyle bir düşündüm.
Benim 70 yaşındaki Kamil Ağabeyim hisseli arazi üzerine inşaat yapamayacağını bildiği halde koskoca Erdemir Genel Müdürü bunu nasıl bilmez, diye hayıflandım. Şaşırdım kaldım.
Neyse… Biz ruhsat nasıl alınır, devam edelim.
Bize teslim edilen ruhsata esas belgeler plan ve mevzuat hükümlerine göre incelenir. Eksik veya yanlış bulunmuyor ise başvurusu değerlendirerek ruhsat verilir. Eksik veya yanlış bulunuyor ise iade edilir. Tekrar eksik veya yanlışlarını düzeltip müracaatı beklenir; yeni müracaat değerlendirilir ve uygunsa ruhsatı verilir. Burası bir padişahlık yönetiminde değil, devletin koymuş olduğu kanun ve yönetmelikler çerçevesinde yönetilen bir şehirdir.
Sayın Genel Müdür “şu kadar lira ruhsat cezası ödedik”, diyor. Bak sana bunu da anlatmamışlar. Yine ben anlatayım sana: Ruhsat alınmaksızın veya ruhsata, ruhsat eki etüt ve projelere veya imar mevzuatına aykırı olarak yapılan yapının sahibine, imar kanununun 42. maddesine göre yapının mülkiyet durumuna, bulunduğu alanın özelliğine, durumuna, niteliğine ve sınıfına, yerleşmeye ve çevreye etkisine, can ve mal emniyetini tehdit edip etmediğine ve aykırılığın büyüklüğüne göre cezası Bayındırlık ve İskân Bakanlığı, şimdiki adı ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığının hesaplama modülü ile hesaplanır encümene girer ve ilgilisine tebliğ edilir. Biz burada belirttiğim üzere kanun hükümleri üzerine ruhsat veriyoruz ya da vermiyoruz. 3194 sayılı İmar Kanunun ve 3030 sayılı kanun kapsamı dışında kalan Belediyeler tip imar yönetmeliğinin maddelerine göre uygulama yapıyoruz. Kimseye bu kanunlar çerçevesinde taviz verme gibi bir niyetimizin olma şansı asla ve asla yoktur. Bu bilgileri net biçimde anlatabildiğimi sanıyorum.Altını bir kez daha ısrarla çiziyorum. Bizim nazarımızda, Erdemir’in de ilçemizde faaliyet gösteren diğer işletmelerden, kanunlar karşısında hiçbir farkı ve imtiyazı yoktur.
2014 YILINDA YİNE ADAYIM % 70 İLE BAŞKAN OLACAĞIM
Verdiğiniz iftardaki konuşmada yine bol bol demagoji ve siyaset yaptığınızı gördüm. Yazık! 12 Haziran seçimleri ile mühürleme olaylarını özdeşleştirmeye çalışıyorsun. CHP olarak Zonguldak Bölgesi’ndeki oylarımızı yüzde yüz oranında artırdık. Tabii eşim Neriman Posbıyık’ın milletvekili olmasını çok arzu ederdik. Özellikle Ereğli’nin geleceği için; ama kısmet olmadı. Halkımız böyle takdir etti. Halkımızın kararına saygı duyuyoruz.
Ne var ki, sendika temsilcilerinin fabrika içinde Neriman Posbıyık’a oy vermeyeceksiniz, propagandalarına rağmen, Erdemir’den tahmin edemeyeceğiniz kadar yüksek tepki oyları aldık. Bu konularda sizin esaminiz bile okunmaz. Allah sağlık verirse, 2014 yılında yeniden belediye başkanlığına adaylığımı koyacağım ve en az yüzde 70 veya 75 ile yeniden seçileceğim. Ben senin gibi zalimlik yapmıyorum Sayın Genel Müdür. İşçinin maaşından, “işten adam atmayacağız” diyerek, yüzde 35 indirim yapıyorsunuz. Peşinden binlerce işçiyi işten atıyorsunuz. Erdemir’de çalışan sayısının, taşeron işçileriyle birlikte, 5 bin 700 kişiye düştüğünü bilmiyor muyuz sanıyorsunuz? Şu günlerde bin ile bin 500 kişiyi işten atmak için hazırlık yaptığınızı bilmiyor muyuz zannediyorsunuz? İşten atılacakların listesi hazırlandı bile. Hatta başka bir duyuma göre, Erdemir’i yakında başka bir holdinge satabilmek için, bu satışta gerekli zemini şimdiden hazırlıyorsunuz. Yani ilk etapta Erdemir’de işçi sayısını mümkün mertebe indirmenin hesaplarını bugünden yapmaya başladınız. Bunu bilmiyor muyuz?
Erdemir’de hedefinizin çalışan sayısının 3 bin 500’e düşülmesi olduğunu da mı bilmiyoruz. Biliyoruz Sayın genel Müdür! Yakında yeniden Erdemir’den işçi çıkarmaya başlayacaksınız.
Şunu asla aklınızdan çıkarmayın! İşten çıkarılan işçiler için her zaman olduğu gibi sendika değil ben ve arkadaşlarımız mücadele edeceğiz. Erdemir işçisi olan sevgi barış dostluk bağımızı hiçbiriniz kopartamazsınız. Bunu sen de göreceksin, sendika başkanı da !
Şunu da unutmadan belirteyim ki, bugünden itibaren artık sendika şube başkanı zatı asla ve kat’a muhatap kabul etmeyeceğim. Bizim iddia ettiğimiz gibi yapılacak işçi çıkarımlarında o sendikanın yöneticilerinin de işçilerine sahip çıkıp çıkmadığını görmek istiyorum. Sendika yönetimi, gelecek o günlerde de işçilerine sahip çıkarak rüştünü ispat edecek önce. Bugüne kadar işçisine, emekçisine sahip çıkmadığı için benim nazarımda rüştünü ispat edememiştir. Rüştünü ispat ettiği güne kadar da benim muhatabım olamayacak.
Sayın Genel Müdür! Basın mensuplarıyla olan söz konusu buluşmanızda su konusunda siyaset yaptığınızı da gördüm. Öyle zannediyorum ki sen iyice şaşkınlaşmışsın. Görüntün de bir tuhaf. İnan seni izlerken durumuna çok üzüldüm. Evet, Erdemir suyu bana metreküp başına 32 kuruşa veriyor.
BELEDİYE, SU SATIŞINI ZARARINA YAPMAKTADIR
Oğuz Özgen! Eline bidonları al gel! İstersen su tankı getir. Erdemir’in su verdiği fabrika içindeki vanadan sana 32 kuruştan kaç metreküp su istiyorsan vereyim.
Sevgili genel müdürüm!
Erdemir’in su işletmesinde çok değerli usta arkadaşların var. Onlardan birini çağırsaydın, sana suyun mahallelere, kademeli su depolarına nasıl pompalandığını, eneri, bakım, işçilik masraflarını anlatırdı. Sen de böylesine gaf yapmazdın. Şimdi sana vereceğim şu bilgileri iyi dinle:
Karadeniz Ereğli Belediyesi olarak Erdemir’den belirttiğiniz miktarlarda su alıyoruz. Yalnız sizin söylediğiniz o 32 kuruşluk fiyat belediyemizin Erdemir Gülüç Kapı çıkışından aldığı fiyattır. Karadeniz Ereğli Belediyesi 31 mahalleye içme ve kullanma suyu vermektedir. Sınır olarak Balı Mahallesi’nden Ören Mahallesi’ne, Müftü Mahallesi’nden Kocaali Mahallesi’ne kadar… Takdir edersiniz ki bu mahallelere suyu taşımak ve kesintisiz hizmet verebilmek için birtakım maliyetlere gereksinim vardır.
Bu maliyet gereksinimleri şu kalemlerdir:
1- SUYU +5mt. KOTLARINDAN ALIP +325mt. KOTLARINA ÇIKARMAK İÇİN ELEKTRİK MALİYETİMİZ YILDA YAKLAŞIK 2 MİLYON LİRADIR.
2- İŞLETME, BAKIM VE ONARIMLARDA HİZMETLERİ KARŞILAMAK İÇİN YILDA HARCADIĞIMIZ PERSONEL GİDERİ YAKLAŞIK 3 MİLYON 500 BİN LİRADIR. 3-ERDEMİRE SU PARASI 1.600.000 TL/YIL
3- ARIZA, BAKIM-ONARIM VE İŞLETME MALİYETLERİ İLE ARAÇ-GEREÇ, TAŞITLAR, POMPA, MOTOR İÇİN KULLANDIĞIMIZ GİDERLER YIL İÇİNDE YAKLŞIK 1 MİLYON 500 BİN LİRAYI BULMAKTADIR.
4- ESKİYEN HATLARIN DEĞİŞİMİ VE YENİ KATILAN MAHALLELERE YATIRIM VE YENİLEMELER İÇİN YAPTIĞIMIZ HARCAMALAR YIL İÇİNDE YAKLAŞIK 3 MİLYON LİRA CİVARINDADIR.
5- YUKARIDA SÖZÜ EDİLEN RAKAMLAR BELEDİYEMİZİN SU HİZMETLERİ İÇİN HARCADIĞI MALİYETLERDİR. MÜHENDİSLİKTE SATIŞ YAPMADAN ÖNCE HESAP YAPARKEN TÜM MALİYETLER YANSITILIR ONA GÖRE FİYAT BELİRLENİR. SAYIN ÖZGEN! SENİN BELİRTTİĞİ GİBİ SUYU ERDEMİR’DEN 32 KURUŞA ALIYORUZ AMA BELEDİYEMİZE BUNUN ESAS MALİYETİ METREKÜP BAŞINA 2 İLA 2 BUÇUK LİRAYA TEKABÜL ETMEKTEDİR.
6- KARADENİZ EREĞLİ BELEDİYESİ OLARAK DA SUYU MESKENLERDE METREKÜP BAŞINA 3 LİRAYA DEĞİL 2 LİRAYA SATIYORUZ. YANİ BU SATIŞI DA ZARARINA YAPIYORUZ.
Sayın Genel Müdür!
Bu bilgileri asla unutma. Benimle ve belediye ile ilgili açıklama yapacak ya da yorumda bulunacaksan iki düşün bir söyle. Ayrıca seni, istediğin uzmanlarını ve danışmanlarını da yanına alarak tartışmaya da davet ediyorum. İstediğin yerde, hatta istediğin televizyon kanalında seninle yüz yüze bu konuları tartışmaya hazırım. İstersen gel, sana bilmediklerini halkın önünde ben öğreteyim.
Bu düşüncelerle değerli halkımızın, basın mensuplarının ve tüm Erdemir işçisinin mübarek Ramazan Bayramlarını tebrik ediyorum.
1 Yorum
ereğli belediye başkanınına saldırı ereğliye saldırıdır,bu böyle biline. Türk metal belediye başkanınına saldıracağına,işçi haklarını gasbedenlere saldırsın. Erdemirde aynı işi yapan usta eskiden yenide olsa eskide olsa yaptığı işin kademe karşılığını alırdı,şi,mdi aynımn işi yap,sen yenisin,ücret düğşük bu hanki vicdana sığar buna göz yuman sendika ve sewndikacılar cezalandırılmalı,erdem,irde işçi hakları gasbı var.örnek. TORNACI 25 KADEME,ESKİ TORNACI İLŞE YENİ TORNACININ İŞİ AYNI,YAPTIĞI İŞ AYNI,NE YAZIKKİ ALDIĞI ÜCRET AYNI DEĞİL. BIMU SEND,İKACILIK SENDİKA AĞALARI. 2,SENDİKA OTEL YAPACAĞINA,İ,METAL KOOPERATİF İŞLETECEĞİNİ PARASINI ELİNDE TUTSUN,HAK GREVİ DOĞDUĞU ZAMAN GEREKİRSE HAK GREVİNİ YAPSIN,İŞÇİSİNE GREV DÜRESİNCE MAAŞINI ÖDESİNKİ İŞ VEREN HAK KAYBI YAPAMASIN,GÜÇLÜ SENDİKA OLMALI. OTEL YAP ADAM DÖV,PATRONALRI,PARASI OLANLARI YAŞAT,İŞÇÖİ PARASIYLA YAPILAN OTELLERDE KİMLER KALIYOR. PARASI GEÇEN EMEKLİ FAYDALAKABİLİYORMU. HAYIRRRRRRRRRRRRRRRRRRR 3.BEKLER SATIN OTELLERİ,SATIN KOOPERATİFLERİ TİCERETİ TİCWARET ERBABUI YAPSINİSİZLER SENDİKACILIK YAPIN,KABADAYILIK YAPMAYIN. ÜCRETLER GERİ ÇEKİLİŞRKEN NEREDEYDİ BU KABADAYILAR,O ZAMAN KABADAYILIĞI POSBIYIK YAPTI. TAKDİR EREĞLİ HALKININ.