ENGELLİ İNSAN ACİZ VE SUÇLU DEĞİLDİR
“Yaşadığımız toplumun yadsınamaz gerçeklerinden biri olan tüm engelli vatandaşlarımızın sorunlarının yeteri oranda tartışılıp mutlak surette çözüm bulunması gerektiğine olan inancımızla, bir Dünya Engelliler Günü’nü daha hep birlikte yaşıyoruz.
Tüm dünyada Engelliler Günü olarak çeşitli etkinliklerle değerlendirilen 3 Aralık, bizlere de toplumun engelliler konusunda dikkatini çekebilmek ve her bireyin bu konuda daha duyarlı olmasını sağlamak için her yerde çeşitli etkinlikler düzenlememiz gerektiğini hatırlatan önemli bir gündür. Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) verilerine göre dünya nüfusunda 500 milyondan fazla engelli yaşıyor. Türkiye'de ise nüfusun yüzde 15’ e yakını, yani 9 milyon vatandaşımız engelli. Bu büyük gerçeğe rağmen engellilerin herkes gibi 365 gün yaşadığı gerçeğinin görmezden gelinerek sadece 3 Aralıklarda gündeme getirilmemesi gerektiğini yıllardır ifade ediyoruz. Millet olarak, görevimiz ve sorumluluğumuz ne olursa olsun engellilerin hayata en etkin şekilde katılmalarının önündeki tüm sıkıntıları aşmada taşına altına elimizi sokmak zorundayız. Engelli vatandaşlarımızın aileleriyle birlikte toplumun neredeyse yarısını oluşturduğu gerçeğini görmezden gelemeyiz. Başta sağlık ve eğitim olmak üzere her alanda, engelliler için yapmamız gereken yığınla çalışma ve ödev vardır. Bu çalışma ve ödevler, bugün yönetim kademelerinde bulunan herkesin borcu ve sorumluluğudur. Engelli bireylerin, en az diğer bireyler kadar, sağlık, eğitim, iş edinme, sosyal ve siyasal hayata katılma hakları olduğunu unutmadan, gerek devlet gerekse de vatandaş olarak üzerimize atıl olan tüm sorumlulukları, en azından bundan sonraki dönemde daha fazla zaman kaybetmeden yerine getirmeliyiz.
Güçlü Türkiye Cumhuriyeti Devleti, nüfusu 9 milyondan fazla olan engelli vatandaşlarımız için mutlaka ama mutlaka yeni olanaklar yaratmalı; engellilerin bu toplumun bir parçası olarak görülmesi gerektiğini unutmadan her türlü düzenlemeyi yapmalıdır. Türkiye'de Engelliler Kanunu konusunda sağlıklı bir alt yapı hala yoktur. Bununla ilgili yapılan son düzenlemelerin yetersiz olduğunu, engelli vatandaşlarımız da sürekli dile getirmektedirler. Bu düzenlemelerin ivedilikle yapılabilmesi için derneklerin de daha etkin bir mücadele vermesi gerekmektedir. Toplumun her kesimi bu konuda sorumluluk kabul ettiği takdirde engelli vatandaşlarımızın istismar konusu yapılmasının da önüne geçilmiş olacaktır. Devlet-millet el ele vererek Türkiye'ye yakışan adımların atılması gerektiğini bir kez daha ifade etmek istiyorum. Engelli vatandaşlarımız aciz insanlar değildir, suçlu değildir. Diğer insanlar gibi yeryüzündeki kaynaklardan yararlanma hakkına sahip olması gereken bireylerdir. Yapılması gereken ilk iş, engelli vatandaşlarımızı verimli olabilecekleri iş ortamlarına kavuşturmak ve bunun için de gerekli yasal zemini hazırlamaktır. Bu duygu ve düşüncelerle 3 Aralık Dünya Engelliler Günü’nü kutluyor, tüm engelli vatandaşlarımıza sağlıklı, mutlu ve refah düzeyi yüksek bir ömür diliyorum.