POSBIYIK. ERDEMİR GÜLÜÇ KAPI KÖPRÜSÜNÜN DEVLETTE KAYDI YOK
Kdz. Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık, Erdemir’in Gülüç girişine yaptırdığı köprünün kaçak olduğunu ve devlette kaydının bulunmadığını açıkladı. “Çaycuma’da yaşanan felaket gibi Allah göstermesin Gülüç Irmağı’nda da bir sorun yaşansa hesabını belediyeye sorarlar” diyen Posbıyık, “OYAK/ERDEMİR ben yaptım oldu kafasıyla devam ediyor. 600 kaçak inşaatı var. Biz daha 15 tanesine imar cezası kestik. 585 tanesi duruyor. 10 dönüm otopark alanımızı kullanıyor, bizi içeriye sokmuyor. Oraya Temizlik İşleri şantiyemizi taşımaya kararlıyız” diye konuştu. Posbıyık ayrıca OYAK/ERDEMİR yönetiminin istemesi halinde barış masasında tüm sorunların 2 saatte çözülebileceğini söyledi.
Kdz. Ereğli Belediye Meclisi Şubat ayı toplantısı AKM Nikah Salonu’nda Belediye Başkanı Halil Posbıyık başkanlığında yapılan ikinci oturum ile tamamlandı.
Başkan Posbıyık, gündem dışı konuşmasında Erdemir’in Kdz. Ereğli halkını yok sayan uygulamalarına devam ettiğini, belediye olarak vatandaşların ve Ereğli’nin hakkını korumaya kararlı oldukları vurguladı. Posbıyık, Erdemir Gülüç Kapı giriş olarak bilinen köprünün devlette kaydının olmadığını ve izinsiz yapıldığını belirterek şunları söyledi:
“Gülüç’te yan yana iki köprü var. Birisi eski tarihlerde yapılmış, deformasyona uğramış. Bizim bakışımızla tehlikeli; incelenmesi lazım. Diğeri sonra yapılmış. Ne gariptir ki yasal dayanağı yok. Ne ruhsat ne de izin almışlar. Bunun için Karayolları’na başvurduk. Karayolları ‘bizim bu köprülerden haberimiz yok. Hatta bunun Gülüç tarafından geçiş izni dahi almamışlar’ dedi. Resmi yazı geldi bize. Bunun üzerine Devlet Su İşleri’ne (DSİ) başvurduk. Mutlaka DSİ’nin ırmak üzerine yapılan köprüden bilgisi olması lazım, dedik. DSİ’den de ‘bizim bilgimiz yok, bizden izin alınmadı’ diye resmi yazı geldi.
Erdemir’e giriş Gülüç Köprüsü ile… Neden biz ilgileniyoruz? Belediye sınırları içerisinde kaldığı için bizi ilgilendiriyor. Allah korusun, Çaycuma’da olduğu gibi burada bir felaket, kaza olursa sorumluluk bizde. ‘Belediye sen niye burayla ilgilenmedin’ diye bize sorulacak. Karayolları ve DSİ’den gelen yazıları ekleyerek Erdemir’e yazı yazdık. 15 gün dolmak üzere, cevap bekliyoruz. Cevaptan sonra yasal uygulamaları başlatacağız.
-OTOPARK ALANINA TEMİZLİK ŞANTİYESİNİ TAŞIYACAĞIZ-
Dün Meclis’te anlattım; 10 dönüm otopark alanı var, Gülüç kapı girişinde... Erdemir hemen korumalarını, güvenliklerini koymuş, köprünün ağzını kesmiş. İçeriye ben gitsem dahi sokmuyor, babasının yeri gibi. Otopark alanı bizim. Ersem’de kesme, dilme yapılan saclar için gelen tırlar bizim otopark alanımızda... Erdemir 10 dönüm yerimizi kullanıyor.
Onun için burayı Temizlik İşleri Müdürlüğü’müze veriyoruz. Temizlik şantiyesini buraya taşıyacağız. Önümüzdeki ay Meclis’e tarifeyi getireceğiz. Artan yerlerimiz olursa oraya Erdemir tırlarını ücreti mukabilinde koyarız. Burada iki işlemimiz var. Bir; köprüleri nasıl yaptınız buraya? Belediyenin haberi yok, DSİ’nin, Karayolları’nın haberi yok. Köprülerde Karayolları’ndan geçiş belgesi alınır, geçiş belgesi yok. Nedir bunlar diye soruyoruz? Erdemir’den cevabımızı bekliyoruz, ardından hemen yasal işlemlere başlayacağız.
İkinci olarak da Meclis’ten önümüzdeki ay geçirip otopark alanını Temizlik İşleri Müdürlüğü olarak biz işleteceğiz. Çöp kamyonlarımızın hepsi oraya gidecek.
-ERDEMİR’İN 600 KAÇAK İNŞAATI VAR-
Yapı kayıt belgeleri konusunu dün anlattım. Vatandaşlar imarda netice almak için yapı kayıt belgelerini alıyorlar. Müracaat ediyorlar, harcını yatırıyorlar devlete… Bunu belediyeye ve İl Çevre Müdürlüğü’ne gönderiyorlar. Bizim de haberimiz oluyor. İl Çevre Müdürlüğü ‘yasaldır, değildir’ diye karar veriyor, belediyeye bildiriyor. Erdemir’den yapı kayıt belgeleri bize gelmedi, İl Çevre Müdürlüğü’ne gitti. İl Çevre Müdürlüğü’nün, mühendislerinin bilgisayarlarında var ama bize vermiyorlar. Biz de devletiz ama özel teşebbüs onlara baskı yaptığı için vermiyorlar.
-585 KAÇAK İNŞAATINA DAHA CEZA KESMEDİK-
Dikkatinizi çekiyorum. 600 tane yapı kayıt belgesi almış. Yani ‘benim 600 tane kaçak inşaatım var, kaçak yerleşmem var’ diyor. ‘Bunların affa uğraması için 600 tane belge alıyorum, yapı kayıt belgesi’ diyor. ‘Bunları müteahhide yaptırıyorum’ diyor. Bunların harçlarını yatırıyor devlete, büyük paralar... Benim onlara kestiğim ceza 15 yapı için… 15 yerde tespit yapabildik ve bu tespit üzerine de Encümenden imar cezası çıkarttık. Belediye onlara 15 ceza çıkardı, geride 585 tane daha kaçak yapı var. ‘Hak, adalet, hukuk’ diyoruz; baskı yapıyorlar bize vermiyorlar. İl Çevre Müdürlüğü ‘onları inceleyeceğiz’ diyor. Biz ‘size geldiği gibi bu belgeleri bize gönderin. Sizin vereceğiniz kararı bekleyeceğiz. 600 tane müracaatından ilk haliyle bize verin. Ben de araştırma yaptırayım, çakışıp çakışmadığını göreyim’ diyorum. Ben devletim, kamuyum ama Erdemir üst yönetiminden 5 kişi gidiyor baskı yapıyor ve vermiyorlar. Yok, ‘çok ceza kestiler’ falan… Ceza 15 tane kestik. Sizin 600 tane yapı kayıt belgeniz var. Bunların peşini bırakacağımızı mı sanıyorsunuz. AİHM’e ise AİHM’e… Her nereye gidecekse gidecek bu konu... Ankara’daki özel tuttuğumuz Profesör avukatlar ‘Bu davadan vazgeçmeyeceğiz, bunlar burada çakılacaklar’ diyorlar. Onlar ise ‘yerel mahkeme iptal etti’ diye basına demeç veriyor. Yerel mahkeme ile bitiyor mu iş, devam ediyoruz.
-ERDEMİR SİNEMASI ALTINDAKİ 3 DÖNÜM YERİ KAT KARŞILIĞI VERECEĞİZ-
Bağlık lojmanlarında sinemanın altında Erdemir’den kalan 2.5-3 dönüm yerimiz var. İnşaat alanı... Erdemir’e teklif ettik, almadılar. Orayı da yakında kat karşılığı vereceğiz. Erdemir zaten bizimle görüşmüyor. Yine dün söyledim. Echomar Hastanesi karsısında yerimiz var. Orayı Erdemir izale-i şüyu yapmaya çalışmış. İzale-i şüyu davasına gidip biz almak istiyoruz orayı… Ticaret alanı... Hemen yanında 1000 m2 yeşil alan var. Vatandaş oraya gidecek, oturacak; çayını kahvesini içecek. Pazar yerinin orada dev duvar yapmış, geçirmiyor, işgal etmiş. Müracaat ediyoruz; Ağır sanayi için bilmem kaç yılında çıkarılan güvenlik sınırıyla ilgili bir yönetmeliği gerekçe gösteriyorlar. Dava devam ediyor.
-İSTESELER BARIŞ MASASINDA SORUNLAR 2 SAATTE ÇÖZÜLÜR-
Aslında bunların hepsi de bir barış masasına oturulsa çözülecek şeyler. Yani 2 saatte benim teknik ekibimle onların teknik ekibi bir araya gelse çözülür. Asgari müşterekte de buluşuruz. Erdemir bizim her şeyimiz. Türkiye’nin en önemli kuruluşlarından bir tanesi… Onun büyümesi ve gelişmesi için elimizden geleni yapmamız lazım. Elektrik santralının şimdiye kadar 10 defa bitmesi lazımdı. Barajdaki elektrik santraline biz de yardım ederdik, makinelerimizi gönderirdik. Bizimle konuşuncaya kadar yaptırmayacağız. Ereğli halkını insan yerine koyuncaya kadar… Yoksa bunların hepsi yarım saatte, bir saatte halledilecek konular... Erdemir’in gelip bizimle konuşması lazım. Nehrin üzerine köprü yapıyorsun, izin almıyorsun. Hiç kimseden korkuları yok. Ben yaptım oldu, diyorlar. Göreceğiz bakalım öyle mi olacak.”