Alaplı’nın kendisinden başka bir dostu da komşu ilimiz Düzce olduğu birçok kez ortaya çıktı. Buna örnek vermek gerekirse; Ereğli’de dört yıllık bir fakülte olduğu halde yeni yeni fakülteler kurulması için girişimler devam ediyor. Fakülte yapılması konusunda siyasetçilerden, bir tanede Alaplı’ya yapılsın diyen yok.

        Ereğli’de üç adet özel hastane ve devletin hastanesi olduğu halde, Alaplı’daki devlet hastanesini sağlık ocağına çevirenler şimdi 50 bin nüfusu ile Alaplı’yı Ereğli’ye çekmeye çalışanlar daha büyük bir hastane yapmak için girişimlerini sürdürüyorlar. Alaplı Devlet Hastanesinde ki uzman doktor açığı devam ettikçe benim halkım mecburiyetten Ereğli’de özel yada devlet hastanelerine gitmek zorunda.

        Ereğli ve Alaplı tersanelerinde tahsis işlemleri aynı zamanda yapıldı. Ereğli Tersaneleri kuruldu imalata başladı ve onlarca gemiyi denizlerde yüzdürdüğü halde, Alaplı Tersanelerinde aradan geçen uzun yıllara rağmen tek bir çivi dahi çakılmadı.

        Alaplı’da yıllardır Liman yapılması için çalışmalar devam etti. Sonunda ALPORT Firması tüm yasal işlemleri tamamlayarak ÇED sürecini tamamladı ve Alaplı Liman Projesini ortak olmak isteyen firmalara ve iş adamlarına geçtiğimiz hafta içinde tanıttı. Tanıtım ve ortaklara sunum hazırlıkları devam ederken, insanların kafasını karıştırmak için bazı haberler ortalarda gezinmeye başladı. Alaplı’daki tüm yaşayanların bu konuda “ALAPLI’NIN BÜYÜMESİNİ GELİŞMESİNİ İSTEMEYENLER TARAFINDAN ORTAYA ATILMIŞ HAYAL ÜRÜNÜ BİR PROJE” diyerek düşünmeye başladılar.

        Alaplı’daki ilköğretim okullarındaki yetersizlik acil çözüm beklediği halde Milli Eğitim Bakanlığı eksikliklerin giderilmesi için 2011 yılı programına alabileceklerini ifade ediyorlar. Birileri eğitimde ki eksiklik ve aksaklığın Cumhuriyetimizin ve geleceğimizin teminatı olan çocuklarımızın eğitimine ve öğrenimine zarar vereceğini ve bunun ileride telafisi olmadığını anlatması gerekir. Ereğli’de sayısını bilmediğim kadar devlet okulu ve özel okul olduğu halde Alaplı’da bir özel okulu dahi ayakta tutamadık. Bunun başlıca sebeplerinden biride Ereğli’deki eğitim ve öğretim kurumlarının daha fazla olması ve özel kolej denilen okulların fazla olmasıdır. Acil Alaplı’ya ÇPL, Anadolu Lisesi, Normal lise binaları olmak üzere üç adet okula ihtiyaç vardır. Bu üç okulunda yerleri tahsis edilmiş durumda. Burada görev Milli Eğitim Bakanlığına düşüyor. Bahsettiğimiz okullardan iki tanesi başkasının binasında Atalay Lisesi binası ise yılar önce plansı ve düzensiz yapıldığında eğitime ve öğretime uygun olmayan bina içinde görevlerine devam etmekteler.

       Sonuç olarak; ilçemizin kalkınabilmesi, ekonomik olarak gelişimini sağlayarak ayakları üzerinde durabilmesi için bacasız fabrika tabir edilen Üniversite yada dört yıllık fakültelerden bir yada iki tanesinin en kısa zamanda Alaplı’da kazandırılması gerekmektedir.

       Alaplı Tersanelerinin dolgu işlemlerinin başlayabilmesi için devletin şefkatli ellerine ihtiyacımız bulunmaktadır. Şayet devlet mevcut firmaları yetersiz görüyorsa en kısa zamanda yeniden tahsis işlemlerine başlamalıdır.

       Zonguldak ve ilçeleri ile çevre illerinde ihtiyacını karşılayacak medeniyet kapısı Alaplı Liman Projesine devletimizin şefkatli ellerinin uzanması gerekmektedir. Düzce Ticaret ve sanayi Odası Başkanı Metin Büyük, ALPORT Alaplı Liman sunum toplantısında üstüne basa basa söylediği şu sözler çok önemlidir. Büyük “ Alaplı Liman Projesi beni ve Düzce’deki iş adamlarını çok heyecanlandırıyor. Buraya kara yolu ile geldik. 60 dakika sürer diye beklerken 25 dakikada Alaplı’ya ulaştık. Bize en yakın liman 150 Km. ile Dilovasında. Alaplı Düzce’ye 25 dakikalık mesafede. Bunun ne demek olduğunu Düzce’li iş adamları olarak biliyoruz, bu işte emeği geçen kim varsa teşekkür ediyoruz” diyerek devletimizden daha fazla yaklaşım ve yakınlık göstermesi gerektiğini vurgulayarak yapılmak istenen yatırımlara sahip çıkmıştır. Bizimkilerde estek köstek sebeplerden dolayı bin tane mazeret göstererek işi nasıl yokuşa sürerim felsefesiyle hareket etmeye devam ediyorlar.

        İşte bu sebeplerden dolayı bizim bizden başka gerçek dostumuz, ne Ereğli, ne Devrek, ne Çaycuma. Gerçek dostumuz yanı başımızda Düzce’de, Akçakoca’da hatta Bolu’da olduğunu yeni yeni öğrenmiş olduk.