Başkan Posbıyık’ın mesajı şöyle:

“1845 yılında kurulan Türk Polis Teşkilatı’nın 166. Kuruluş yıldönümü dolayısıyla, Emniyet Teşkilatımızın yaşadığı haklı gurura ortak oluyoruz.

Herkesin malumu olduğu üzere 1845 tarihi, Türk Emniyet Teşkilatı açısından önemli bir dönüm noktasıdır.

Bu tarihe kadar zabıta olarak nitelenen Emniyet Teşkilatı; 10 Nisan 1845 ‘ten itibaren polis adı altında hayata geçmiş ve bu tarih, Emniyet Teşkilatı’nın kuruluş günü olarak kabul edilmiştir.

Osmanlı İmparatorluğu’nun en önemli birimlerinden Yeniçeri Ocağı’nın ortadan kaldırılmasından sonra, başkentte ve eyaletlerde zabıta hizmetleri eskisiyle kıyaslanmayacak oranda gelişmesine rağmen, bu hizmetler ayrı ayrı kurumlara bağlı olarak yürütüldüğünden, teşkilatın yürütme alanındaki karışıklığı ortadan kaldırmak amacıyla ilk defa 10 Nisan 1845’te İstanbul’da ilk polis teşkilatı kurulmuş, görevleri de yine aynı tarihte yayımlanan Polis Nizamnamesi’nde belirtilmiş ve bu durum yabancı elçiliklere de bir yazı ile bildirilmişti.

Bugün geldiğimiz dönem itibarıyla, sözcük anlamı “emniyet” olan polis,  asayişi; halk ve kişi güvenliğini, mesken masuniyetini, halkın ırz can ve malını muhafaza ve yine halkın huzurunu temin eden bir teşkilat olmakla birlikte, yardım isteyenlere, yardıma muhtaç olan çocuk, âlil ve acizlere muavenet eden, kanun ve nizamnamelerin kendisine verdiği vazifeleri yapan en önemli silahlı icra ve inzibat kuvvetimizdir.

Ülkemizde de polis, güvenlik ve düzenimizi sağlamak ve korumakla görevli olan, bu görevini yerine getirirken de önceden belirlenmiş müeyyidelere uymakla yükümlü ve hükümet tarafından alınan ve yerine getirilmesi istenen kararların icrasını sağlamakla görevli emniyet teşkilatımızdır.
        Geçmişten günümüze gelişimini ve kurulma amacını bu cümlelerle özetleyebildiğimiz Emniyet Teşkilatı’mız, gerçek anlamda, yaşanan onca sıkıntı ve buhranın karşısındaki en önemli huzur ve güvenlik anahtarımızdır.  Bulunduğumuz çağın deneyimi ve eğitimi ile sosyal olaylar karşısında hepimizin dostu olan Polis Teşkilatı’mızın 166. Kuruluş yıldönümü de bu açıdan bakıldığında hepimiz için çok önemli ve değerlidir.

Ancak, günümüz Türkiye’sinin en meşakkatli görevlerinden birini ifa eden polislerimiz, sosyal haklarıyla ilgili birçok sıkıntı ile boğuşmak zorunda kalmaktadırlar. Hem de zaman ve şartlar, çalışma koşulları gibi mefhumları gözetmeksizin…

Aradan geçen onca yıla rağmen, göreve gelen çok sayıda hükümetin bir türlü kalıcı çözümler getiremediği mevcut sorunların aşılması, emniyetimizin ve huzurumuzun teminatı olan polislerimizin ekonomik ve sosyal anlamda hak ettiği değere sahip olabilmesi açısından ne gerekiyorsa ivedilikle yapılmalıdır.

Sosyal haklarından mahrum bırakılan, çalışma şartları göz önüne alındığında, hak ettiğine bir türlü ulaşamadığı ayan beyan ortada olan polisimize gereken değer mutlaka verilmelidir. Şu gerçek unutulmamalıdır ki, hak ettiği huzura sahip olamayan böyle önemli bir teşkilatın mensuplarının, halkın huzurunu sağlamaya yönelik çalışmalarında kalıcı başarılara ulaşması oldukça zordur. Bu düşünceler ışığında, böylesine büyük ve kalabalık bir ülkede, insanlarımızın huzur ve asayişini sağlamakla görevli olan polislerimizi, bu önemli günleri dolayısıyla kutluyorum. Yaşadıkları toplum, ülke, vatan ve millet uğruna şehit düşen tüm polislerimizin manevi huzurlarında saygıyla eğilirken, bizim için kanlarını dökmüş, malul olmuş tüm gazilerimize de şükranlarımı sunuyorum.”