Posbıyık’tan satırbaşları;

v   CHP’nin örgütü zayıftı. Ereğli örgütünde ihanetler vardı.

v   Zonguldak’ta kendi şahsıma değil, Zonguldak halkı adına çok üzüldüm.

v   Zonguldak’ta işsizlik, yoksulluk yönünden iyi olmayacağına dair çok iddialı laflar söyledim. Hala daha bu laflarım geçerli

v   Tekrar söylüyorum. Basını tehdit eden kim olursa olsun, burnunu kopartırım

Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık, ZGC Şube Başkanı Derya Akbıyık’ın sorularını yanıtladı. Soru ve yanıtlar şu şekilde:

D.Akbıyık: Sayın Başkanım, 12 Haziran genel seçimleri geçti. Zorlu bir seçim oldu. Sizde burada güzel bir çalışma yaptınız. CHP olarak, bu seçimleri Zonguldak için, genel anlamda nasıl değerlendiriyorsunuz?

H.Posbıyık: Genel olarak, gördüğüm kadarıyla, bizi Ak Parti geride bırakmadı ama Ak Parti bugün seçim almıştır. Hem Türkiye’de, hem de Ereğli’de. Bu anlamda onları kutluyoruz.

Uzun zamandan beri siyasetin içerisindeyim. Siyaseti gözlemlemesini çok iyi bilirim. Bu seçimlerde Karadeniz Ereğli’den bahsediyorum özellikle; Ak Partililer bizi yenmedi. Bizim karşımızda Ak Parti yoktu. Darmadağınık bir gurup vardı. Hiçbir yerde etkinlikleri yoktu. Ama bu seçimlerde eğer ben bu işi biliyorsam, bizi bir dinsel sömürüler yendi. Tarikat olayları yendi. Birde parti içerisindeki yönetim boşlukları bizi yendi. İki tane ana sebebi vardır bunun. Her yerde, her şekilde tartışmaya hazırım. Ak Parti seçimin galibi değildir. Dinsel faktörler öne çıkarılmıştır. Özellikle  genel Başkan Kılıçdaroğlu, alevi, kuran kurslarını kapatacak eğer oy atarsanız cehenneme gideceksiniz diye, son iki akşamda olay değişmiştir. Öylesine etkili olmuştur ki o belli çevrelere bu günahtır, cehenneme gideceksiniz faktörü ön plana çıkmıştır. Ak Parti’nin hiçbir gücü yoktur. Darmadağındır, para harcayamadılar, 5-6 kişiyle ancak dolaşıyorlar ve aralarında büyük bir ayrımcılık   faktörü  vardı. Böyle bir ortam ilk defa ayağımıza gelmişti. Aday sıralamasında da çok kötü durumdaydılar. Ama ne olursa olsun din faktörünü, alevi meselesini öne çıkarmak suretiyle kuran kurslarını kapatacaklar diye bu seçimleri aldılar. %50 oy aldılar, biz onları kutluyoruz. Başarılı oldular, biz bunları inkâr edemeyiz. Ama eskiden başörtüsü ön plana çıkartıldı, Alevi olma meselesi ön plana çıkartıldı. Bu seçimlerde iki gün öncesine kadar yüzde yüz almıştık. Her yerde coşkuyla karşılanıyorduk. Büyük kalabalıklar meydan getirmiştik.

Açıkçası, köylerde imamlar bu işin başrolünü oynadıklarını da söyleyebilirim. Bir kısmını tenzih ediyorum. Ama büyük bir çoğunluğu yaklaşık 600-700 imam bizzat çalışmıştır. Memurun 657 sayılı kanuna dâhil olmasına rağmen, köylerde önderlik yapmışlardı. Buda ayrı bir tarafıdır olayın. Hayırlı olsun Ak Parti kazanmıştır. Bahane bulmuyoruz. Bunlar bir gerçektir. Bunları bir şekilde yasallarla engellenmesi lazım. Yoksa siyaset yapmış biri olarak, bu işin gidişatını iyi görmüyorum. 

D.Akbıyık:  Başkanım, siz Ak Parti iktidara gelince son pişmanlık fayda etmez ifadeleriniz vardı. Bir de CHP’nin gelinen süreçte örgütün zayıf olmasından bahsediyordunuz. Bundan sonra CHP’nin gidişatı ne olur sizce?

H.Posbıyık: CHP’nin örgütü zayıftı. Ereğli örgütünde ihanetler vardı. Mevcut ilçe başkanı çok iyi bir insan saygı duyuyoruz. Birkaç kişi daha vardı diğerlerini seçimde görmedim. Aday adaylarını hiç görmedim. CHP örgütünde tamamen bir ihanet vardı. Sadece çöküntü değil, Ereğli örgütünü kastediyorum ihanet vardı. Yani o olamasın biz olalım örgütlere biz sahip olalım gibi anlayış içerisinde olan 5-6 kişini bünyesinde oluşturulan ve yeni çevreye yayılan maalesef çok kötü şeyler oldu. Genel merkez boşu boşuna kürek çekmesin, ilk defa bu işe örgütlerle başlaması lazım. Öyle olmadığı zaman hiç bir netice alınamaz. 

D.Akbıyık: Bundan sonraki süreçte Zonguldak  CHP  teşkilatında bir değişiklik olabilir mi?

H.Posbıyık: Ben o işlere hiç girmem, ben Ereğli’ye bakarım, belediye başkanlığına bakarım. Bize bir şeyler sorulduğunda bu konuları biliyor veya bilmiyor şeklinde bizim fikirlerimize değer veren genel merkez ve yöneticiler varsa çağırırlar. Biz onların önlerine dosyaları açarız, görürüz. Onlar da şaşırırlar, saçlarını başlarını yolarlar bu denli yani.

D.Akbıyık: Ereğli Belediye Başkanı olarak, Zonguldaklılara bir mesajınız var mı?

H.Posbıyık: Zonguldak’ta kendi şahsıma değil, Zonguldak halkı adına çok üzüldüm. Çünkü bizim büyük iddialarımız vardı. Zonguldak’ta bu sesiz sakin ortam devam ettiği müddetçe, hareketlilik olmadığı müddetçe vatandaş haklarını, tepkiyi ortaya koymadıkça Zonguldak’ta işsizlik, yoksulluk yönünden iyi olmayacağına dair çok iddialı laflar söyledim. Hala daha bu laflarım geçerli ama Zonguldak bana şu imajı verdi. Halil Posbıyık veya diğer siyasetçilere niye bağırıp duruyorsunuz, bizim bir şeylere ihtiyacımız yok, aç değiliz, işsiz değiliz. Hayatımızdan memnunuz bağırıyorsunuz, otur köşende keyfine  bak. Biz ikinci sınıf vatandaş olmayı, itelenmeye, kakalanmaya hazır vaziyetteyiz. Mutluyuz dedi. Benim anladığım Zonguldak, halimizden biz çok memnunuz, işsizliğimiz, yoksulluğumuz yok dedi. Hayatımızdan memnunuz diyen insanlar da Halil Posbıyık’ın veya diğer bir yöneticilerin diyecek bir şeyleri yok.

D.Akbıyık: Başkanım, sizin burunlarını kopartırım ifadeniz yazılı basında yer aldı. Bu açıklamaların doğruluk derecesi nedir?

H.Posbıyık: “Çok özür dileyerek söylüyorum. Bu konu ile ilgili Zonguldak basınıyla da uzun uzun konuştum, anlattım. Nereden çıkartıyorsunuz bunları diye? Dediğim olayda basını koruyorum fakat benim aleyhime yazılıyor. Basın mensupları ve gazeteciler,  her gün tehdit ediliyorlar. ‘Eğer bunu yazarsanız sizin aboneliğinizi keseceğiz’ diye. Ben ifadem de ‘basını tehdit edenlerin burnunu koparırım’ dedim. Burnunu sokmasınlar, burnunu koparırım. Yani Erdemir işçisiyle veya başkalarıyla alakası yok. Sadece sürekli olarak basını tehdit eden iki kişinin burunlarını koparırım dedim. Eğer gazetecilerin abonelikleri kesilirse iş adamlarıyla beraber konsörsuyum kuruyoruz, belediyelerinde desteği ile abonelikleri iptal edilenlere abonelik vereceğiz Yerel basına katkılarımız maddi ve manevi olarak devam edecek”  dedi.