Türkiye bir genel seçimi daha geride bıraktı. AKP her iki seçmenden birinin oyunu alarak 3 üncü kez tek başına iktidar oldu. Her şey den önce Ulusal iradenin bu şekilde oluşmasına saygı duyuyoruz.

Ancak bugünden tarihe bir not düşülmesi anlamında, bize düşen uyarı görevimizi yapmak, kaygılarımızı kamuoyu ile paylaşmak durumundayız.

         Evet, AKP seçimi kazanmıştır ama ya Türkiye?

         Türkiye, sonu nereye varacağı bilinmeyen bir sürece girmektedir. İktidar partisinin geleceğe dönük politikaları, projeleri, düşünceleri kamuoyu tarafından bilinmemektedir. Geçmişte yaptıklarımız gelecekte yapacaklarımızın teminatıdır. İstikrar sürsün, hedef 2023 gibi yuvarlak söylemler, bu belirsizliği ortadan kaldırmıyor. Aksine belirsizliği daha da derinleştiriyor.

Ülkemizi de çok yakından ilgilendiren Ortadoğu- İslam coğrafyasındaki ülkeler, emperyalizmin de kışkırtma ve destekleri ile büyük iç karışıklıklara sürüklenmişlerdir. 9,5 yıldır Devletin tüm kurum ve kuruluşlarına ele geçiren, kendi anlayışları doğrultusunda değiştirip, dönüştüren ve 4 yıl daha tek başına yetki alan AKP iktidarında, emperyalist odakların satranç tahtası üzerindeki Türkiye’nin konumu ve rolü nedir? Öyle görünüyor ki Türkiye, ateş çemberi içine düşen bir akrep misali, gelişmelerin ardından sürükleniyor.

Bunun yanında emekçi halk kesimlerinin sorunlarının nasıl çözüleceği, işsizliğin nasıl önleneceği, yoksullukla nasıl baş edileceği,  emeklilerin insanca yaşayabileceği, taşeron çalışma düzeninin ne şekilde ortadan kaldırılıp, tüm çalışanların özgür, demokratik, sendikal haklara kavuşturulacağı, küçük esnaf ve sanatkârın sorunlarının ne olacağı, çiftçinin, köylünün, tarım ve hayvancılığın ne şekilde geliştirileceği, ekonomik canlanmanın nasıl sağlanacağı konusunda belirsizlik de sürüyor. 12 Haziran seçimlerinden henüz daha 2 hafta bile geçmeden Türkiye bir kaos ortamına doğru sürükleniyor.

         İşte tam bu noktada CHP ‘sine büyük görevler düşüyor. Türkiye’nin her zamankinden daha fazla CHP’sine ihtiyacı vardır.

         Değerli dostlar, basınımızın değerli temsilcileri; CHP ‘si açısından 12 Haziran seçim sonuçları nasıl değerlendirilebilir?

         Her şeyden önce CHP ‘si 70 li yıllardan bu yana ilk kez, Ülkemizin ve emekçi halkımızın en temel sorunlarına getirdiği çözüm önerileri ve projeleri ile iktidar alternatifi olarak seçimlere hazırlanmıştır. 2010’daki Mayıs Kurultayında yeni bir Genel Başkan yeni bir parti yönetimi ile başlayan bu süreçte CHP’si tüm ülkede gidilmedik yer bırakmamıştır.

         Genel Başkanımız Sn KILIÇDAROĞLU, 81 İl, yüzlerce İlçe, Belde ve Köylerde partimizin halkımızla kucaklaşmasını sağlamış, partimizin politikalarını anlatmaya çalışmıştır.          Bizlerde bu coşkulu, inançlı,  azimli çalışmaları hep birlikte yaşadık, izledik ve bu mücadeleye katkı vermeye çalıştık

         AKP ise daha baştan iktidarını kaybetmemek için devletin tüm gücünü, kurumlarını, TRT dahil basın yayın organlarını partizanca kullanarak, çoğu zaman kutsal dinimizi ve istisnalar hariç din görevlilerini de işin içine katarak partimize karşı karalama, küçük düşürme, iftira, baskı ve yönlendirmeden geri durmamıştır.

         Sonuç ortadadır. Gerek ülke genelinde gerek ise Zonguldak ve Ereğli’de oylarımızı ciddi bir şekilde artırdığımız halde önümüze koyduğumuz hedeflere ulaşamadığımız açıktır. Partimiz bir önceki seçime göre Zonguldak genelinde oylarını 85 binden 145 bine, Ereğli’de de 20 binden 41 bine çıkardığı halde 1 inci parti olamamıştır.

         Eğer gelinen nokta başarı ya da başarısızlık olarak nitelendirilecekse her iki durumda da sorumluluk bizimdir. Bize göre Milletvekili Adaylarımızdan Örgütlerimize, Belediye Başkanlarımızdan Meclis üyelerimize, İl Genel Meclis Üyelerimizden ve sorumluluk duyan tüm üyelerimize kadar herkes elinden gelen özveriyi göstermiştir.

         Bundan sonraki süreçte CHP örgütleri olarak bize düşen görev, iktidarın ve bölge Milletvekillerinin Zonguldak ve Ereğli’nin sorunlarının çözümü doğrultusunda ne yapacaklarını takip etmek olacaktır.

         İşsizlik ne olacaktır, emeklinin intibak yasası ne olacaktır, tersanelerden atılanlar ne olacaktır, TTK canlandırılacak mıdır, taşeronlaşma önlenecek midir, Ereğli- Devrek, Ereğli- Kandilli yolları için neler yapılacaktır?  Hastane, adliye, fen lisesi ne olacaktır? Bunları hep birlikte izleyip göreceğiz.

         Bu seçimler göstermiştir ki CHP ‘si sürekli yükselen bir ivme kazanmış ve halkımızın umudu olmuş, olmaktadır. Bu nedenle geleceğe umutla bakıyoruz ve umutla mücadeleye devam edeceğiz,

         Türkiye’nin CHP’sine ihtiyacı vardır. Kurtuluşta da vardık, kuruluşta da vardık, bugünde varız ve yarında daha güçlü olarak var olacağız.

         CHP’si Bağımsız, Laik, Çağdaş, Demokratik Hukuk Devleti İlkelerine, Cumhuriyet İlkelerine sımsıkı bağlı ve aynı zamanda da buna paralel olarak sosyal demokrasinin evrensel değerlerine barışa, demokrasiye, insan hak ve özgürlüklerine ve her şeyden öncede emeğin üstünlüğü ilkesine, insanca üretip insanca paylaşma ilkesine bağlıdır ve öylede olmak zorundadır.

         CHP’si İlçe Örgütü olarak bizler bu ilke ve değerlere inanan herkesle omuz omuza olmaktan, birlikte mücadele etmekten onur ve gurur duyuyoruz, duyacağız.

         Bunun yanında bu değerleri göz ardı edip, siyaseti kendi kişisel hedefleri doğrultusunda yönlendirmeye çalışan ve bizleri bu kısır kulvara, kasaba politikacılığının ilkesiz, sığ siyaset sularına çekmeye çalışanlara karşı da mücadelemizi yükselteceğimizden kimsenin kuşkusu olmamalıdır.

         Bizler 12 Haziran seçimlerinde ortaya çıkan halkımızın özgür iradesine saygı duyuyor, Ülkemiz, Zonguldak ve Ereğli için hayırlı olması dileklerimizle bize oy veren vermeyen tüm halkımıza teşekkür ediyor, saygılar sunuyoruz.