DEPREM TAHMİNCİSİ GENÇ, İRAN DEPREMİNİ BİLDİ
Geçen yıl Van’da meydana gelen yıkıcı 2 depremini aylar öncesinden bilmesiyle gündeme gelen ve daha sonra Muş, Marmara ve Ege Bölgesi’nde meydana gelen orta şiddetleri de tahmin eden Timuçin Özat, İran’da meydana gelen yıkıcı depremi de yine aylar öncesinden yüzde 80-85 olasılıkla tahmin etti.
11 Ağustos Cumartesi günü İran’ın Tebriz kentinde 11 dakika arayla 6.2 ve 6.0 büyüklüklerindeki depremlerin Eher, Verzegan ve Heris ilçelerine bağlı 110 köyün tamamen ya da kısmen tahrip ettiği bildirilirken; yaşamını yitirenlerin sayısının 250’yi aştığı ve 2 bin dolayında da yaralının olduğu kaydedildi. Bölgede arama kurtarma çalışmaları devam ederken artçı sarsıntılarda sürüyor.
Türkiye genelinde yaşanan depremleri yaklaşık olarak yer, büyüklük ve zaman olarak tahmin eden ve depremler olmadan önce basına demeç veren gazeteci Timuçin Özat’ın İran’ı da defalarca uyardığı ortaya çıktı.
Kasım 2011, Mart- Haziran 2012 tarihlerinde İran’ın doğu ve kesimlerinin 2 büyük yıkıcı deprem tehdidi altında olduğunun altını çizen Özat, özellikle Mayıs ve Temmuz’dan sonraki süreçte 6.0’ın üzerinde deprem yaşanacağını açıklamıştı. 3 Mayıs’ta İran’ın doğusunda 5.5 büyüklüğündeki depremde 3548 kişi yaralanmış ve bir çok yapı da hasar görmüştü. Yine 2 Temmuz da ülkede 5.4 büyüklüğünde deprem yaşanmıştı. Özat ülkenin daha büyük bir deprem riski arlında olduğunu söyleyerek 9 hafta içerisinde ülkede 6.0 ın üzerinde sarsıntı olacağını demeçlerinin yanı sıra 27 Mayıs 2012’de sosyal paylaşım sitesinde duyurduğu belirlendi.
"İRAN KONSOLOSLUĞUNA YAZI GÖNDERDİM"
Aralık 2012 tarihinde bölgede İran’da yakın süreçte beklenen 2 büyük deprem riskinin olacağı yönünde İran konsolosluğuna Ocak 2012’de 1 sayfalık yazı gönderdiğini iddia eden Özat, konuyu bir jeolog ile tartıştığını ve bölgeyle alakalı veri topladığını, buna rağmen elinde eksik veriler olmasından dolayı depremin tam merkez üssünü veremediğini ifade etti.
"İRAN’DA DAHA BÜYÜK DEPREM BEKLENİYOR"
İran’ın doğu ve Kuzeydoğu eyaletlerinin daha büyük deprem tehdidi altında olduğuna dikkat çeken Özat, “İran’da meydana gelen depremi ilk önce bana gelen bir mesaj ile öğrendim. Mesaj Van’dan gelmişti. İran ile ilgili tahminimi Vanlılarda biliyorlardı. Ben olan depremin Van’da büyük etki yapmayacağını en fazla hissedileceğini açıklamıştım. Nitekim Van ve Hakkari ile Doğubayazıt çevrelerinde deprem sadece hissedildi. Yıkıcı deprem olacağını defalarca açıklamıştım. Ancak bölgeyle alakalı verilere ulaşmakta güçlük çektiğimi de ifade etmiştim. Bu nedenle bölgeyi geniş kapsamlı verdim. Daha detay veriler olsa daha yüksek olasılıklarla tespitler gerçekleştirmek mümkün. İran’daki fay zonları ve depremlerin meydana geldikleri derinlik Türkiye’dekiler gibi, bazı bölgeler yine ülkemizin Doğu Anadolu Bölgesi’ndeki gibi bindirme kuşağında, fay özellikleri de doğrultu atımlı ve genellikle sığ odaklı depremler, İran’ın birkaç yüzyıllık tarihsel ve aletsel dönemde (son 112 yıl) meydana gelen 5.5 ve üzerindeki deprem aktivitelerini ve faylardaki gerilimleri inceledim. Şöyle bir durum ortaya çıktı. Türkiye’nin doğu kesimlerinde meydana gelen depremlerden genellikle yaklaşık 1- 1 buçuk yıllık süreçlerin ardından İran’da yıkıcı depremler yaşanıyor. İran’da meydana gelen depremlerin ardından da ortalama 1-2 yıl sonra Türkiye’nin doğusunda orta şiddet ve üzerinde depremlerin yaşandığını tespit ettim. Doğrudan bağlantı olmasa da bölge aynı deprem kuşağı üzerinde benzer karakteristik jeolojik özellikleri taşıyor ve her iki ülkede Arap kalkanının sıkıştırması ve bindirme kuvvetinin etkisi altında kalıyor. İran’da Aralık 2010’dan beri 6.0 üzeri deprem yaşanmamıştı. Süreç istatistiki olarak ta dolmuştu zaten,Ülke 6.7 ve üzerinde bir deprem riskiyle karşı karşıya, Ekim-Aralık 2012’den itibaren bu süreç başlıyor. Şu an veri bilgilerinin parametreleri inceleniyor ve eksik verilerde var. Köylerdeki kerpiç yapılar 5.0 büyüklüğündeki depremlerde bile ya ağır hasar görüyor ya da yıkılıyor. Beklenen 2. deprem 26 Aralık 2003 yılında İran’ın Bam kentinde meydana gelen ve 25 binden fazla cana mal olan deprem kadar yıkıcı ve acı sonuçlar getirebilir. Bu veriler bilimseldir. Ulaşabildiğim veri ve jeologlarla da bu konuları irdeledim” şeklinde açıklamalarda bulunan Özat, İran’daki depremin ilk tespitlere göre Türkiye’deki fay zonlarına belirgin bir etkisinin dokunmadığını ancak gerilim ve artçı dağılımlarının takip edilmesinin ardından daha net olarak bu durumun belirlenebileceğini sözlerine ekledi.
EGE BÖLGESİ
Geçen sene yaptığı açıklamalarında 2012 yılında Ege Bölgesi’nde yoğun ve orta büyüklük kapasitesinde hareketlenmelerin yaşanacağını ifade eden Özat, bölgede Mayıs ayından itibaren yaşanan hareketlenmelerin normal düşey atımlı faylarda devam etmesinin beklendiğini ancak bu durumun sıra dışı bir olay olmadığını kaydetti.
Ege bölgesinde Manisa çevrelerinde de hareketlenmelerde artışların yaşanacağını ve bunun Ağustos -Eylül ayında olacağını daha öncede açıklayan Özat’ın bu tahminin ardından Manisa’da geçen hafta 4.6, 4.2, 4.0 ve 4.1 büyüklüklerinde hareketlenmeler yaşanmıştı.