ÇİMENOĞLU'NDAN SİNSİ HASTALIĞA DİKKAT UYARISI
Kdz. Ereğli'de bulunan Echomar Hastanesi Başhekimi Dr. Nevzat Çimenoğlu, Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı (KOAH) olan kişilerin kış mevsiminde risk altında bulunduklarını kaydetti. Kış mevsiminde akciğer hastalıklarının alevlendiğine dikkat çeken Çimenoğlu, şöyle konuştu:” Yağışlı, sisli, soğuk havalar bu hastaların şikâyetlerini arttırmaktadır. Kış aylarında, sobaların ya da kaloriferlerin yanmasıyla ortaya çıkan duman ve bu dumanın neden olduğu hava kirliliği bronşitli kişilerde krize neden olmaktadır. Yine soğuk havalarda kapalı mekânlarda geçirilen zamanın artması ve bu ortamlarda içilen sigara ve havasızlık, hatalığın kontrolünü zorlaştırmaktadır. Soğuk havalarda grip, nezle gibi solunum yolu enfeksiyonlarına daha sık rastlanır. Bunun sonucunda bronşitli hastalar, burundan nefes almak yerine ağızdan bu işlemi gerçekleştirdiklerinden dolayı ve hava yollarının ısı ve neminin düşmesine bağlı olarak özellikle geceleri, nöbetler meydana gelir. Ayrıca soba ya da kalorifer nedeniyle odanın havasının kuru olması, nem miktarının azalması, özellikle ağızdan nefes alıp veren kişilerde hava yollarını kurutmakta ve gece öksürüğü, nefes darlığı gibi yakınmalara neden olmaktadır.
Bütün bu olumsuzlukların meydana gelmesiyle kışın, bronşitli hastaların çoğunun sorunları artmakta ve uygulanan tedavi yetersiz kalmaktadır. Bu nedenle bronşiti olan KOAH hastalarının mutlaka kendilerini bu olumsuz koşullardan korumaları gerekmektedir. Kapalı mekânlarda sigara içilmemeli, bu yerler havalandırılmalı, eğer soba kullanılıyorsa baca ve borular mutlaka temizlenmelidir. Ayrıca oda havası nemli tutulmalı, kalabalık ortamlardan kaçınılmalı -ki grip salgınlarına yakalanma ihtimali en aza indirilsin- ve kirli havalarda dışarıya çıkmaktan kaçınılmalıdır”
SİNSİ HASTALIK KOAH
Tedavi edilmesine rağmen geri dönüşü olmayan akciğer hava yolu hastalığı olan ve sinsi ölüm olarak bilinen KOAH hastalarının çoğunun hasta olduklarının farkında bile olmadığını belirten Çimenoğlu, “ Kronik Obstrüktif (Tıkayıcı) Akciğer Hastalığı'nın baş harflerinden oluşan KOAH terimi, oldukça sık rastlanan bir akciğer hastalığını tanımlamak için kullanılır. Şu an için en sık ölüme neden olan hastalıklar arasında 6. sırada olan KOAH'ın 2015 - 2020 yılları arasında 3. sıraya yükseleceği tahmin edilmektedir. Hastalık kroniktir ve tedaviye rağmen ilerleyici bir karakteri vardır. Başka bir önemli konu ise hastalığın sadece akciğerleri etkilemekle kalmayıp bitkinlik, yorgunluk, duygu bozuklukları, uyku bozuklukları, mental problemler, iş gücü kaybı ve sosyal yaşamda önemli kısıtlamalara neden olmasıdır” dedi.
BELİRTİLERİNE DİKKAT
Hastalığını belirtilerinin sabahları öksürük, balgam ve tükürme ile başladığına dikkat çeken Çimenoğlu, “Hastalık başlangıçta sabahları öksürük, balgam ve tükürme ile başlar. Bu öksürük, balgam ve tükürme, hastayı kısmen rahatlatır. İlerleyen yıllarda bu şikâyetlere nefes darlığı ve göğüste hırıltı hissi eklenir. Nefes darlığı özellikle egzersizle birlikte hissedilir. Hasta efor sarf ederken çabuk tükenir, nefesini yetiremediğinden şikayet eder. Şikâyetlerin şiddetlendiği aylarca sürebilen alevlenme dönemleri gelişir. Maalesef bunun bir hastalık olduğu çoğunlukla fark edilemez, daha çok içilen sigaraya bağlanır ve tıbbi yardım genellikle aranmaz. Genellikle hekim olarak pratikte gördüğümüz tıbbi yardımın ancak alevlenme dönemleri çok şiddetlendiğinde birey nefes alamaz hale geldiğinde arandığıdır ki bu dönemde hastalık çoktan ileri evrelere ulaşmış olur” diye konuştu.
ERKEN TEŞHİS HAYAT KURTARIR
Erken teşhisin tüm hastalıklarda önemli olduğu gibi bu hastalıkta da önem arz ettiğini kaydeden Çimenoğlu, şunları söyledi: “İleri evrelerde hastalığı kontrol altına almak gerçekten güçtür. Ayrıca son dönemde hastanın da sabrı tükenmiş, dayanma gücü azalmıştır. Bu şikâyetlerin önemsenmemesi nedeniyle özellikle ülkemizde yeni tanı konmuş hastaların büyük çoğunluğu ileri evrelerdeki hastalardır. Hastalık ilerledikçe hastanın günlük aktiviteleri çabuk tükenme, bitkinlik, nefes darlığı ve uykusuzluk nedeniyle giderek kısıtlanır, sonunda oksijene ve yatağa bağımlı, bakıma muhtaç hale gelir. Üstelik hasta giderek artan sıklıkta acil servise başvurmak zorunda kalır ve hayati tehlikesi olduğundan hastaneye yatırılarak tedavi edilmesi gerekir. Bu olaylar, hastanın ve yakınlarının sosyal yaşamlarını son derece olumsuz yönde etkiler”
EN ÖNEMLİ NEDEN SİGARA
Hastalığın en önemli nedeninin sigara olduğuna vurgu yapan Çimenoğlu, “KOAH'ın bilinen en önemli nedeni sigaradır. Sigara içmek, KOAH'lı hastalarda hastalık sürecini hızlandırırken, ölümlerin artmasına da neden olmaktadır. Bunun yanı sıra bazı kişilerin KOAH hastalığına yakalanma riski genetik olarak daha fazladır. Bu durum, ailesinde KOAH olan herkesin bu hastalığa yakalanacağı anlamına gelmemektedir. Genetik etmenlerin yanı sıra hastalığa; sigara, hava kirliliği, koruyucu tedbirlerin alınmadığı kötü çalışma koşulları, sık bulunulan ortamlarda toz, gaz ve buhar gibi etkenler bireylerin bu hastalığa yakalanma olasılıklarını arttırmaktadır. Ayrıca pek sık karşılaşılma da göğüs duvarındaki şekil ve fonksiyon bozuklukları ile geçirilen ağır solunum yolu enfeksiyonları KOAH’a neden olabilir.
KOAH hastalığında tedavinin püf noktası; hastalığın erken teşhisi, sigaranın bırakılması, hava kirliliği ve kötü çalışma koşulları gibi çevresel etkenlerden uzaklaşmak ve bir göğüs hastalıkları uzmanının kontrolü ve takibinde olmaktır” dedi.
BU BELİRTİLER VARSA VAKİT KAYBETMEDEN DOKTORA BAŞVURUN
Belli başlı belirtileri olanların mutlak süretle vakit kaybetmeden doktora başvurması gerektiğinin altını çizen Çimenoğlu, “Sigara içiyor veya çok içilen ortamlarda kalıyorsanız.Hava kirliliğinin yoğun olduğu bir şehirdeyseniz. 40 veya üzeri bir yaştaysanız.Yokuş veya merdiven çıkarken nefes darlığı çekiyorsanız. Uzun süreli öksürük şikâyetiniz varsa,Öksürürken balgam çıkartıyorsanız
KOAH olabilirsiniz; en kısa zamanda doktora başvurmanız gerekiyor” diye konuştu.