İnsan haklarını dört kuşak olarak birbirinden ayırmak istediğini söyleyen Erkilet: “Türkiye’de biz birinci ve ikinci kuşak haklardan bahsediyoruz ama hiçbir zaman üçüncü ve dördüncü kuşak insan haklarından bahsetmiyoruz. Kararlar ve kurallar keyfi bakış açısıyla değil bir hukuk çerçevesinde yürütülmelidir. İnsan hakları devredilemeyen ve vazgeçilemeyen haklardır. Yaşama hakkı,düşünme hakkı,düşündüklerini özgürce paylaşma hakkı, mülkiyet hakkı,patent hakkı ve inanç hürriyeti, tüm insanlar diline,dinine, cinsiyetine bakılmaksızın birinci kuşak haklardır ve her insan bu haklardan faydalanabilir.” dedi. İnsanların, modern devlet iktidarına karşı kendi haklarını ve özgürlüklerini koruma amacıyla ortaya çıkan ilk kuşak hakları anlayışının, günümüze gelene kadar yeni anlamlar kazandığını, insan hakları kavramının bugün sosyal ve kültürel haklarla, emek haklarıyla, kent haklarıyla birlikte değerlendirilmeye başladığını belirttiğikonuşmasında ağırlıklı olarak sosyal haklardan sonra ortaya çıkan üçüncü kuşak haklar üzerinde Alev Erkilet, konuyu kent ve çevre hakları bağlamında detaylı olarak anlattı. Üçüncü kuşak haklarda dayanışma vurgusuna önem verildiğine işaret eden Erkilet, bu bağlamda son dönemdeki şehirleşme ve şehircilik politikalarına bağlı olarak sosyal dayanışmanın çözüldüğünü, bu çözülmede en büyük etkenin ise kapitalizm olduğunu belirtti. Alev Erkilet’in sunumunun ardından karşılıklı soru ve cevaplarla birlikte söyleşi sona erdi. Söyleşinin sonunda BEÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Hamza Çeştepe söyleşi anısına Doç. Dr. Alev Erkilet’e teşekkür plaketi takdim etti.